NUR BANU KOCAASLAN
Samsun’dan Artvin’e yaklaşık 2 bin 600 kilometrelik bir güzergahı kapsayan ‘Yeşil Yol’ projesini yürüten Kalkınma Bakanlığı’na bağlı DOKAP’ın (Doğu Karadeniz Bölgesi Kalkınma Projesi) başkanı Ekrem Yüce, bölge halkının tepkiyle yaklaştığı projenin yanlış anlaşıldığını söyleyip projeyi İstanbul’daki Parkorman’a benzetti.
Proje, yaylaları birbirine bağlayıp kurulacak turizm tesisleriyle bir nevi kentleştireceği eleştirilerinin hedefinde. Yöre halkı, çevreciler ve sosyal medya kullanıcıları projeye karşı kampanya başlatmıştı. Projenin Fırtına Vadisi ayağı da da yargıya taşınıyor.
Mavi Yolculuk’un ‘yeşili’
Diken’in sorularını yanıtlayan Yüce, projenin 2007 yılında Doğu Karadeniz için hazırlanan Turizm Master Planı kapsamında başlatıldığını belirterek, yol ihalelerinde son aşamaya geldiklerini açıkladı. Projenin aslında güzergahta yer alan sekiz ilin değerlerini ortaya koyacağını söyleyen Yüce, Ege Denizi’ndeki ‘Mavi Yolculuk’ gibi, Doğu Karadeniz’de de ‘Yeşile Yolculuk’ güzergahı oluşturmak istediklerini savundu.
Projenin çevre düzeni imar planlarının başlatıldığını, 1/5000 ve 1/1000’lik planlarla ilgili çalışmalarının yapıldığını belirten Yüce, ‘Yeşil Yol‘un Doğu Karadeniz’deki koridoru koruma altına almayı sağlayacağını söyledi.
‘Ben de hassasım’
Bilhassa iş makinelerinin bölge halkı tarafından durdurulduğu, 1’inci derece SİT alanı ve milli park sınırları içinde yer alan Fırtına Vadisi’nde doğal ekosistemin bozulacağı eleştirilerini ‘çok iyi anladığını’ belirten Yüce, kendisinin de bir Karadenizli olarak doğaya ‘fevkaladenin fevkinde’ hassas olduğunu, ‘Yeşil Yol’un ‘sanıldığının aksine’ doğaya zarar vermeyeceğini savundu.
“Halkımıza çok teşekkür ediyorum, bu kadar hassas oldukları için. 28 senedir bölgede çalışan, bölgeye harman olmuş bir kardeşleri olarak onların hassasiyetlerini ben de duyuyorum” diyen Yüce, yine de itirazların ‘eksik bilgi’ nedeniyle yapıldığını kaydetti.
‘Halkımız yoldan korkuyor’
Projeye karşı sosyal medyada başlatılan kampanyadan bir görsel…
DOKAP Başkanı, “Yol deyince insanımız korkuyor, asfalt gelecek, beton gelecek, ağaçlar kesilecek diye. Biz tamamen doğadan aldığımız taşları döşeyeceğiz, sanat yolları yapacağız. Doğu Karadeniz’in güzelliğine zarar vermeyeceğiz. Burada zaten bazı bölgelerde yollar var, biz bu yolları iyileştireceğiz” dedi.
Yeşil Yol’un minibüs gibi tur araçlarının geçişine izin verecek büyüklükte yapılacağını aktaran Yüce, Rize’deki Ayder Yaylası’ndaki yapılaşmanın örnek gösterilmesine de, “Biz Ayder’deki yapılaşmayı, Uzungöl’ü kabul etmiyoruz. Bu projeyle yapılaşma başlatılacak diye bir şey yok. Her şeyin planını yapacağız” diye konuştu.
‘Parkorman gibi mesela’
Fotoğraf: Parkorman
Bu noktada, projeyle Karadeniz yaylalarında yapılması planlanan tesisleri kısa süre önce gördüğünü belirttiği Parkorman’la örneklendiren Yüce şöyle konuştu: “Mesela Parkorman’da çok güzel yeme içme yerleri, tesisler var. Onlar bir yerde, yeşillik alan bir yerde. İnsanlar gayet güzel yararlanıyor. Bizim de burada böyle alanları açmamız gerekir. Biz de böyle hizmetler vermek istiyoruz.”
‘Yayla otobanı’ Yeşil Yol’a karşı hukuki süreç başladı: Fırtına Vadisi yoluna dava açıldı
Doğu Karadeniz’e ‘yayla otobanı’na karşı kampanya: ‘Yol yeşilken dur de!’