Türkiye Cumhuriyeti’ni yeni yüzyılda yönetme iddiasında olanlar için konuştukları kadar değinmedikleri de fikir verebilir.
1- Siyasi partiler ve seçim yasasının nasıl değiştirileceğine dair en ufak bir bilgi verilmedi. Bilgi verilmediği gibi yetkili ağızlardan bu konuların takvim içine alınacağına dair bir açıklama da gelmedi.
2- Anayasa taslağına 6’lı Masa dışında siyasi partilerin, demokratik kirle örgütleri ve sendikaların müdahale olanaklarının ne olacağına dair bir bilgi de edinemedik.
3- Vizyon belgesinde kapitalizme dair elle tutulur bir eleştiri yok. Neoliberal politikaların Türkiye’de yarattığı tahribata dair de çok az söz söylendi.
4- Dünya kapitalizmi sorularken Türkiye’nin yaşadığı derin buhranı Merkez Bankası’nın özerkliği ile anlatmaya çalışmak da başka bir konuşulmayan konu başlığıydı aslında.
5- Çalışanlar neredeyse hiç yok, yoksullar ise Hacer Foggo’nun durum tespiti ile kendine yer bulabildi. Sınıf gibi kavramlar literatüre giremedi bile.
6- Bölüşümde emeğin payının artması ise “çok kazanandan çok vergi” gibi bir cümle ile anlatılmaya çalışıldı. Gerisi ise konuşulmadı.