Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Kanal D’nin yayınladığı ve türbanlı bir kadına saldırı iddiasını boşa çıkaran Kabataş görüntüleri hakkında topu Başbakan Tayyip Erdoğan’a attı. Arınç, “İddia başbakanınsa ona sorun” dedi.
Erdoğan, Gezi eylemleri sırasında türbanlı bir kadının Kabataş’ta göstericiler tarafından darp edildiğini iddia etmişti. KanalD Ana Haber’in yayınlandığı görüntülerdeyse saldırı yoktu.
‘Ne olduğunu bilemiyorum’
Cuma namazı sonrası gazetecilerin sorularını yanıtlayan Arınç, “O görüntüleri değerlendiremiyorum, olayın üzerinden çok zaman geçti. İddia başbakanınsa ona sorun. Başka bir camide kendisi. Ne olduğunu bilemiyorum” diye konuştu.
Mutlu ve Güler de emin değildi
Bu sözler, İstanbul Valisi Avni Mutlu ve dönemin İçişleri Bakanı Muammer Güler’in o günlerdeki açıklamalarını akıllara getirdi.
İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu 11 Temmuz’da şöyle demişti: “Bir video görmedim. Şunu söyleyeyim orada da kayıtlar alındı, bakıldı. Ama yarın öbür gün birisinin çektiği bir görüntü olabilir, çıkabilir. Şu ana kadar mevcut mobese kameraları üzerinden ortaya çıkmış bir şey yok. Ben şu ana kadar böyle bir görüntü görmedim. Olsaydı mutlaka çıkartılırdı ama varsa nerede var, onu bilemiyorum. Bizim elimizde şu ana kadar mevcut mobese kameraları üzerinden herhangi bir şey yoktur dedim. Ama hiç yoktur manasında demiyorum. Birinin elinde olabilir, bunu bilemiyorum.”
Beş satırlık yanıt
Öte yandan Kanal D’nin haberinden, polisin son derece kapsamlı bir soruşturma yürüttüğü anlaşılıyor. Oysa Güler’e bağlı bulunan İçişleri Bakanlığı ise, “Tarafımızca yürütülen herhangi bir tahkikat yoktur” diye bilgi vermişti.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran’ın, saldırı iddiasıyla ilgili olarak İçişleri Bakanlığı’na 17 Haziran’da yaptığı bilgi edinme başvurusuna beş satırlık yanıt gelmişti. Yanıt şöyleydi:
“Sn. Umut ORAN bilgi edinme başvurunuz ile ilgili olarak yapılan çalışmada; Konu hakkında Karaköy Polis Merkezi Amirliğimiz kayıtlarında yapılan araştırmada; bahse konuyla alakalı tarafımıza herhangi bir müracaatın bulunmadığı, konunun doğrudan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına intikal ettiği, soruşturma numarasının 2013/81797 olduğu, tarafımızca herhangi bir tahkikatın yürütülmediğinin bilinmesi hususunu bilgilerinize sunarız.”
Umut Oran, “Bu yanıt gösteriyor ki Kabataş’ta gerçekleştiği iddia edilen başörtülü bir kadına saldırı olayına ilişkin olarak İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün elinde hiçbir görüntü kaydı yok. Olaya ilişkin ne bir MOBESE kaydı var, ne de Emniyet birimlerine yapılan bir başvuru var” demişti.
Oran şöyle konuşmuştu: “Başbakan Erdoğan kendisinde hiçbir bilgi veya belge olmadan, bu konuyu insanları rencide edecek şekilde gündeme getirdi. Bu konuyu bir istismar malzemesi olarak kullanarak, halkı kışkırtmaya çalıştı. Gezi Parkı eylemlerine birçok başörtülü arkadaşımız da katılmasına rağmen bunları görmezden geldi, insanların en hassas duygularını ve dini kullanarak toplum arasında düşmanlık üretmeye çalıştı. Halkı böyle birbirine düşürmeye çalışmak ayıptır, yeterli bilgi, belge olmadan böyle bir konuyu istismar etmek hem ahlak dışıdır hem de günahtır.”
Oran, bakanlıktan şu soruların yanıtını istemişti:
– 1 Haziran 2013 tarihinde İstanbul Kabataş İskelesi’nde bulunan MOBESE kameraları gün boyunca kayıt almış mıdır?
– Bu kamera kayıtlarında 25 yaşındaki başörtülü bir vatandaşımıza, çocuğu yanındayken saldırıldığını gösteren herhangi bir görüntü bulunmakta mıdır?
– Bu görüntüler ilgili adli ve idari mercilere iletilmiş midir?
– Saldırı kayıtlara göre ne kadar sürmüştür? Bahsi geçen saldırının yapıldığını gösteren herhangi bir emniyet gücü kaydı bulunmakta mıdır? Saldırı esnasında o bölgede kaç polis memuru bulunmaktadır, bu memurlar hangi sebeple saldırıya müdahale etmemiştir?
– Bu saldırı ile ilgili olarak İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı ilgili birimlere herhangi bir başvuruda bulunulmuş mudur, bu başvurunun sonucu ne olmuştur?
– Saldırı esnasında orada bulunan görgü tanıklarının ifadesi alınmış mıdır? Alınmışsa hangi tarihte alınmıştır?
– Saldırının failleri tespit edilmiş midir, haklarında gereken adli süreç başlatılmış mıdır?