Başbakan Binali Yıldırım, bağımsızlığı oylayacak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’ne (KBY) yönelik atacakları adımların dört farklı kalemde olduğuna vurgu yaparak sahadaki gelişmelere göre karar vereceklerini söyledi.
Fotoğraf: Reuters
Kırşehir ziyaretinde gazetecilere konuşan Yıldırım, atacakları adımların Irak ve İran gibi komşu ülkelerle yakın işbirliğinde gerçekleşeceğini ifade etti.
Yıldırım, yaptırımların farklı alanlarda olabileceğine vurgu yaparak şöyle devam etti: “Diplomatik boyutu olacak, siyasi boyutu olacak, ekonomik boyutu olacak ve güvenlik boyutu olacak. Bunlardan hangi adımın ne zaman atılacağını sahadaki gelişmeye göre karar vereceğiz. Tüm seçenekler görüşüldü. Her ihtimal masanın üzerinde. Uygulamada, referandum sonucunu görelim, ondan sonra kamuoyuyla paylaşacağız.”
Meclis’te bugün görüşülecek sınır ötesi tezkeresine sözü getiren Yıldırım, “Yurtdışına asker göndermeyle ilgili tezkereyi görüşeceğiz. Bu konuda desteğini ifade eden MHP ve CHP’ye teşekkür ediyoruz, mesele memleket meselesi olunca siyaset bizim geleneğimizde her zaman ikinci planda kalmıştır” dedi.
‘Uyarılar yerini bulmamış’
Başbakan, KBY Başkanı Mesut Barzani’nin aldığı referandum kararının yanlış olduğunu yineleyerek şunları söyledi: “Gerekli tüm uyarıları başından beri dostça komşu ülke olarak yaptık. Ancak bu uyarılar görüyoruz ki yerini bulmamış. Bu yanlışta ısrar devam ediliyor. Bütün dünyanın karşı olduğu bu yanlışta ısrar etmenin sonu hayır olmaz. Yıllarca beraber yaşamış, bu topraklarda dayanışma ile bugünlere kadar geldik. Bundan sonra da devam edeceğiz.”
‘Bedeli olacak’
Yıldırım, Barzani’ye şöyle seslendi: “Birisinin bir gün aklına düşüp bir maceraya kalkışmasıdır ve bütün dünyanın ikazlarına, uyarılarına kulağını tıkayarak bildiği yolda, yanlışta ısrar etmesi… Tabii ki bunun bedeli olacaktır ama bu bedeli bu kararı verenler ödeyecektir. Oradaki hiçbir dahli olmayan günahsız insanlara bedel ödetmeye hakları da yoktur.”
‘Askeri seçenek’ vurgusu
Yıldırım, “Sınır ötesi operasyon seçenekler arasında mı?” sorusuna da “Gayet tabii. Güvenlik, ekonomik ve siyasi seçenekler, hangisi ne zaman devreye girecek, bu bir zamanlama meselesi, gelişen şartlar bunu belirleyecek” yanıtını verdi.