SEÇİL TÜRESAY
secilturesay@diken.com.tr
İstanbul’un yerel yönetimindeki değişimle ‘her şeyin çok güzel olacağına’ inananlar için ‘büyük gün’ gelmiş, Ekrem İmamoğlu’nu kutlamak amacıyla Saraçhane’yi dolduran binlerce kişi kavurucu sıcakta ‘kavuşma anını’ bekliyordu. Bekleyenler arasında ana kucağındaki iki aylık bebek de vardı, yaşı 80’e dayanan teyzeler amcalar da!

Mazbatasına kavuşup Saraçhane’deki belediye binasında görevi devralan İmamoğlu’nun saat 18:30’da randevu verdiği İstanbullular, özlemini Türk pop müziğinin, aşkı, ayrılığı en iyi anlatan isimlerinden biri Nazan Öncel’in Manuş Baba’yla düet yaptığı ‘Kimler Gelmiş’ şarkısıyla dile getirdi…
Vay Vay kimler gelmiş
Günlerdir nerelerdeymiş
Özleyesi gelmiş birden
Çok pis özlemişim zaten
Tam içim kararmışken
Günüme can kattı resmen
Hem 25 yıldır ‘aynı cenah’ın yönettiği İstanbul’daki değişime hem de 31 Mart’ta 13 bin farkla seçilip 18 gün koltuğunda oturduktan sonra mazbatası elinden alınan İmamoğlu’na özlemi anlatıyordu şarkı. Saraçhane’yi, gelemese de aklı, yüreği oradakilerle olanların ruh halini özetliyordu kalabalıktakilerin yorumlarına göre.
Her konuşmasında olduğu gibi Taner Çetin sundu “16 milyonun başımın üzerinde yeri var” diyen İmamoğlu’nu. Çetin, o, kütüphaneye dönüştürme sözü verdiği belediye binasından konuşma yapacağı otobüse doğru yürürken İmamoğlu’nun ’12’nci adamı’ kalabalığa “Ben ‘Ekrem’ diyeceğim siz ‘İmamoğlu’ diyeceksiniz” diye seslendi.

Ve, şarkı sözlerinde olduğu gibi ‘lacileri çekip gelmiş’ başkan otobüsün üzerinde belirdiğinde binlerce kişinin iki eli kalp çizmek için birleşti.
İstanbullulardan beş yıllık görev süresince yardım isteyen İmamoğlu’nun ilk ricası kenti temiz tutmak, otobüste, metroda yaşlı, hamile ve engelliye yeri vermek, ‘kibar İstanbullu’ olmaktı.
Mitinglerinin klasik sloganları ‘Hak, hukuk, adalet’ ve ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’le sık sık sözü kesildi yine. Genç bir grup ise Beşiktaş tribünlerinin çok sevdiği Fransız futbolcu Pascal Nouma için haykırdığı tezahüratı günün anlam ve önemine uyarlamıştı:
Trabzon’da doğdu
İstanbullu oldu
Helal olsun sana
Ekrem İmamoğlu, Ekrem İmamoğlu ooooh

“Umudun adı; İstanbul’un can suyu”, “Dediler ki ‘Alamaz’, dedim ki beş adım önce koşar sevgiyle, 10 adım koştunuz” yazılı dövizler kalabalıkta yükselen mesajlara sadece iki örnekti.
İmamoğlu, başta partisi CHP ve ittifak ortağı İYİ Partililer olmak üzere -kendisine oy veren, vermeyen- her kesime teşekkür ederken sıra HDP’lilere geldiğinde seçime birkaç gün kala ‘İmralı’dan gelen mektup’ ve ‘Osman Öcalan’ın TRT’ye çıkması’ konuşuldu kalabalıkta. HDP’li olduğunu söyleyen biri, “Onlar daha Öcalan’ın kapısını çok çalarlar ama kimse yemiyor” diye bağırdı.
Aşırı sıcak nedeniyle içi buz dolu şişeleri boynuna, başına koyup serinlemeye çalışan, başkanı görebilmek için ağaçlara çıkan, çocuğunu omzuna alanlar vardı. Esenyurt’tan gelen Sevim hanım, “Ben Aleviyim en yakın arkadaşlarım Sünni biz artık bölünmek istemiyoruz. Ekrem bey çok kapsayıcı bir dil kullanıyor” dedi. Beylikdüzü’nde neler yaptığını bildiklerinin altını çizdi ve ona sadece ‘sevginin kazanacağı’ yönünde değil ‘icraat konusunda’ da güveninin tam olduğunu anlattı.

Kalabalıkta evlilik hazırlığı yapan bir Fenerbahçe taraftarı ve Trabzon taraftarının dövizini gören İmamoğlu nikahlarını kıyma sözü verdi.
Konuşmanın sonunda mitinglerinde olduğu gibi üç kez üst üste “Her şey çok güzel olacak” diye haykıran İmamoğlu sonra da seçimden önce cumartesi günü Üsküdar’daki mitingine katılanların birbirine seslendiği gibi “Oldu; oldu” dedi. Ve, İstanbul’un çiçeği burnunda belediye başkanı ceketini çıkardı; gömleğinin kollarını sıvadı; ‘işe koyuldu’.
İstanbul’a halay çektiren başkan
Saatlerce başkanı bekleyen İstanbullular ise uzun süre ayrılmadı alandan. Onlarca noktada halay çekilip horon tepildi.

Saraçhane buluşmasını ‘kaçırmayan’ davulcu ve zurnacılar eşliğinde yolda halay çekenleri yarım saat sonra “Yolu açmamız gerek” diyen polisler ‘dağıttı’. Ancak kutlamalar ‘çayır-çimen’de sürdü. ‘Erik dalı gevrektir’, ‘Bahçe duvarından aştım’la oynayanlar arasındaki, Pendik’ten gelen bir grup kadın, “Kocalarımız evde bizi bekliyor ama biz buradan ayrılamıyoruz” diyerek oynamaya devam etti.
Çoğu kişi İmamoğlu’nun toplumun çok farklı katmanlarını birleştiren bir isim, umut olduğu konusunda hemfikirdi: İstanbul’a halay çektiren başkandı o!
İYİ Parti’nin Kağıthane gençlik kolundan Gülişan hanım, “Bize, başkanımıza, oy veren herkese demediklerini bırakmadılar. Ama son hafta Osman Öcalan TRT’ye çıktı. Neyse ki insanlar bilinçli. Ekrem beyi ilk tanıttıkları gün içim ısındı ona çok güveniyorum” dedi.
Dönüşte bana kızıyla birlikte yol arkadaşlığı yapan, Fatihli Adalet teyze neden oyunu İmamoğlu’na verdiğini ve kutlamaya geldiğini söyle anlattı: “Kızım benim de başım kapalı. Türbanlılara yanlış işler yapıldı ama sonra cumhurbaşkanı da çok yanlış işler yaptı. Sürekli meydanlardan azarlıyor. Ayrıştırdı toplumu. Neyse ki Ekrem bey gibi insanları kucaklayan bir dil kullanan başkanı var bu kentin artık.”
Seçim sonrasında da olduğu gibi ‘İmamoğlu’ ve ‘her şey çok güzel olacak’ temalı ürünleri satanlar rating yükselince yükselen fiyatlarla satış yapıyor; simitçi, sucu, köfteci nasibini alıyordu.
Unkapanı’ndaki kimi ‘tarihi’ kimi ‘meşhur’ pilavcılar dolup taştı. Ben de çok sayıda İstanbullu gibi geceye noktayı pilavcı da koydum. Garson, “Her akşam 23.00’te bitirdiğimiz pilavı 20.00’de bitirdik; yenisi geldi” dedi.
Seçim öncesinde Silivri’deki mitingde göze çarpan, “Mazbata 2 is coming” yazılı dövizin mesajı gerçek olmuş; ikinci mazbata alınmıştı. Hem de İmamoğlu’nun, “Halkın iradesi 806 bin kez tecelli etti” göndermesinde olduğu gibi bu kez büyük farkla kazanılarak alınmıştı.
İmamoğlu ‘ilk iş gününe’ hazırlanmak için evine giderken kentte değişim için oy kullanan ve kazanmanın tadını çıkaran İstanbullular da evlerinin yolunu tuttu.