Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde altı yıl önce Murat Akmeşe adlı polisin tekmeleriyle beli kırılan avukat Zeycan Balcı dosyanın zaman aşımına götürülmek istendiğini söyledi.

Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) üyesi avukatların 30 Mart 2016’da görülen davasının ardından avukatlar adliye önünde gazetecilere bilgi vermek istemiş, polisin engeliyle karşılaşmıştı.
Bunun üzerine polisler merdivenlere oturan avukatları kalkanlarıyla ‘süpürmeye’ çalışmıştı. O sırada grubun en arkasında olan Balcı’nın polisten yediği tekmeler nedeniyle beli kırılmıştı.
Balcı, bu saldırı sonucu yüzde 24 engelli kalmıştı. Adli Tıp Raporu’na göre avukatın kırıklarının yaşam fonksiyonlarına etkisi orta derecede.
Bilirkişi incelemesinde, Balcı’ya vuran görevlinin Murat Akmeşe olduğunun tespit edildiği, ‘polisin zor kullanma yetkisi’ni aştığı belirtilmişti. Saldırgan polisse bilirkişiye rağmen fotoğrafta yer alan kişinin kendisi olmadığını ileri sürmüştü. Polis memuru Murat Akmeşe’ye üç yıl sonra yedi yıl hapis cezası istemiyle dava açılmıştı. Ancak üç defa mahkeme başkanın değişmesi nedeniyle dava hala sürüyor.
‘Diğer tekmelerin görüntüsünü çekmiş olsa dava değişecek mi?‘
Mezopotamya Ajansı’nın aktardığına göre davanın 10’uncu duruşması Çağlayan’da bulunan İstanbul 22’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Kimlik tespiti ardından söz alan avukat İbrahim Ergün, polisin tespitli olmasına rağmen mahkemenin ara kararında dosyayı tekrardan bilirkişiye göndermeye karar verdiğini söyleyerek tepki gösterdi. Kararı eleştirdiğini söyleyen Ergün’e mahkeme başkanı, “Dosyaya ilişkin konuşun” dedi.
Bunun üzerine Ergün, mahkeme başkanının uyarısına şöyle tepki gösterdi: “Dosya önünüzde açıp okuyun. Beli ki okumamışsınız. ‘Fotoğrafta farklı tespitler var’ deyip tekrardan bilirkişiye göndermek istiyorsunuz. Hangi farklı tespitler var? Ortada bir çelişki yok. Üç farklı bilirkişi raporu var. Adli Tıp Kurumu de tespit etmiş. Bilirkişide çelişki var diyorsanız kararı da bilirkişi versin. Sanki çelişki varmış gibi zorlayıcı bir durum var. Bu yanlıştır. Eğer bilirkişiye gönderecekseniz sorular sormanız gerekir. Ara karar hukuka uygun değil ve yanlıştır. Polisin tekme attığı görüntüsü var. Diğer tekmelerin görüntüsünü çekmiş olsa dava değişecek mi? Attığı tekmeler yetmiyor mu? Dört tane tekmeyle Zeycan hanımın beli kırılmış olamaz mı?”
‘Sürekli bilirkişi istiyorsunuz‘
Avukat Zeycan Balcı, geçen altı yılda ‘çocuklarına dahi bakmakta zorlandığını’ söyledi.
‘Yoğun bir travmayla yaşamlarını sürdürdüklerini’ dile getiren Balcı, ‘altı yıldır bir arpa yol alınmadığını’ şöyle anlattı: “Dosya zaman aşımına götürülmek isteniyor. Sürekli bilirkişi istiyorsunuz. Hiç zahmet edip o görüntüleri izlediniz mi? Bir kere olsun izlediniz mi? Bir kadının, bir insanın hayatı bir adamın tekmesinde. Daha fazla mı olmalıydı. Sakat mı olmalı mıydım? Tekerlekli sandalyeyle mi gelmeli miydim?
Dosya hakkında daha önce keşif kararı çıkarıldığını söyleyen avukat, “Ne yapacaksınız, polisi getirip sırtıma nasıl vurduğunu mu soracaktınız?” diye sordu.
Bu esnada mahkeme başkanı keşif kararı vermediklerini, kaleminin hatası nedeniyle keşif tebliği olduğunu ancak fark edip geri çektiklerini söyledi.
Dosyanın sona ermesini isteyen Balcı, “Benim öfkem devletin talimatına. Yargının bu haline” dedi.
Bilirkişi raporu istendi
Savunmaların ardından iddia makamı, alınacak ek bilirkişi raporunun esasa katkı sağlamayacağını belirterek, vazgeçilmesini talep etti.
Ara kararını açıklayan mahkeme, Ankara, İstanbul, Bursa, Antalya ve Tekirdağ barolarının katılma taleplerinin ‘daha önce reddedilmiş olması’ gerekçesiyle yeniden değerlendirmeye gerek olmadığına karar verdi.
Mahkeme, Türkiye Barolar Birliği (TBB) ile Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği’nin suçtan doğrudan zarar görmediği gerekçesiyle reddetti.
Sanık polisin avukatının keşif, kamera kayıtlarının getirilmesi talebinin reddine karar veren mahkeme, ek bilirkişi raporunun getirilmesini istedi. Mahkeme bu nedenlerden dolayı duruşmayı 21 Eylül’e erteledi.