Dünyada yükselişte olan özgürlük karşıtı dar demokrasi anlayışı AKP’nin siyasi projesiyle örtüşüyor.
Şu ya da bu sebeple üzeri örtülmeye çalışılan bu proje uzunca bir süredir saklanmıyor. Siyasal İslam dünyada ağırlık kazandı. Haliyle bu ağırlık Davutoğlu ve ekibinin “lebensraum” olarak gördüğü coğrafyada çok daha güçlü hissediliyor. 100 yıllık parantezin kapatılmasından ve restorasyondan bu kadar çok bahsedilmesi buna bağlı.
Zira Davutoğlu, mesela 1997’de Yeni Şafak’ta yazdığı üzere yeni Türkiye’nin “alkolün uçuk bulutlarında kendilerini kaybedenlerin değil, kıyamın, rukûnun ve secdenin dirliğinde kendini insanlık âlemi ile bütünleştirenlerin elinde” kurulacağına artık çok emin.
Kadim dedikleri basit ve düz bir siyasal İslamcılık, özgüven dedikleri telaşlı kof bir kibir, restorasyon dedikleri zaten zayıf olan çoğulculuğun tasfiyesi.