Opera” bugünkü şartlarda Eurovision’a katılsa birinci olacağına şüphem yok. 80’lerden sonra anlamını yitiren yarışma 1998’de bütün zincirlerini kırarak İsrail’den Dana International’ı birinciliğe taşıdı. Transseksüel şarkıcının zaferi İsrail’de futbol ligi şampiyonluğuna denk geldiğinde Hapoel’in aşırı sağcı taraftarlarıyla Eurovision bağımlısı eşcinseller sokaklardaki kutlamalarda birlikte, kol kolayd. Demek ki, bu saçma yarışmanın birbirine zıt grupları birleştiren bir tarafı da var.
Eurovision bir cinsiyet politikası pompalamıyor. Sadece, camp’in, kitsch’in platformu olarak kendisinden bekleneni veriyor. Akşam televizyonda sakallı diva’yı izleyen toplumların “yoldan çıktığına” (ne demekse) dair de bir emare yok.
Kaldı ki, söz konusu kadın gibi giyinen, erkek mi kadın mı olduğu belli olmayan karakterlerle Türkiye’nin verdiği sınavsa hepimiz TRT arşivine girip yıllarca ülkeye yeni yıl mesajını kimin verdiğini hatırlayabiliriz. Bakalım, Zeki Müren de bizi görecek mi?