Köy Enstitülerini kapattık, Atatürk’ün çizgisinden anlayışından ahlakından uzaklaştık. İnancımızı yozlaştırdık. Eğitimi yok ettik, zenginleşme hırsına yenik düştük. Komşumuzla birlikte yükselecek kültürlenecek zenginliklerimizi paylaşacakken onun malına bile çökmeyi hayal ettik. Sanatın yakınından kıyısından bile geçemiyoruz. İncelik estetik düşünmek hayatımızın herhangi bir yerinde bile yok. Normal bir vatandaş olarak felsefenin ne olduğunu bile unuttuk. Normal vatandaşı geçtim okullarda bile unuttuk. Okullarda spor sahalarını otopark yaptık, fen laboratuvarlarını depoya çevirdik. Okullarda çocukların koşturup oynayabileceği boş arazilere ek bina bahanesiyle inşaatlar yaptık. Çocukları o inşaatların içerisinde okuttuk. Doğadan koptuk. Ağaçları yok ettik. Dereleri nehirleri kirlettik. Balıkları zehirledik. Ege’yi Marmara’yı çöplerle doldurduk. Sokakları uyuşturucuya çetelere teslim ettik. Her yaptığımız işe yalan dolan ve sahtecilik soktuk. Sahte işler yapıp normalden daha fazla para kazanma hırsına düştük.
Üretmek, gelişmek çağ atlamak varken bataklığı tercih ettik.
Maalesef Narin de bu bataklıkta boğulan günahsızlardan biri oldu.