Libya’da hayatını kaybeden bir MİT görevlisinin Manisa’daki cenazesine ilişkin haberin yayınlanması sonrası başlatılan soruşturmada bir belediye görevlisinin ifadesi alındı. Görevli, haberi yapan gazeteciye fotoğrafları ‘incelemesi için’ gönderdiğini söyledi.
DHA’da yer alan habere göre soruşturmayı yürüten savcılık, gazeteci Hülya Kılınç’a cenazeye ilişkin fotoğrafları Akhisar Belediyesi’nin basın biriminde görevli E.E.’nin ulaştırdığını belirledi. Haberde, E.E.’ye Kılınç’ın telefon kayıtlarından ulaşıldığı, haberin Oda TV’de yayınlanmasından bir gün önce üç kez, haber yayınlandıktan sonra ise iki kez iletişime geçtiğinin belirlendiği dile getirildi.
‘MİT’çi olduğunu bilmiyordum’
İfadesi alınan E.E., 19 Şubat’ta belediyeye cenaze bilgisi gelmesi sonrası, cenazenin bulunduğu yere gittiklerini, cenazenin TSK mensubu olduğunu düşündüklerini ifade etti.
E.E., cenazede protokol ile vatandaşların bulunduğunu, fotoğraf çekerken ailenin “Fotoğraf çekip yayınlamazsanız seviniriz, lütfen anlayış gösterin” dediğini, bunun üzerine fotoğraf çekmeyi bıraktığını dile getirdi.
Belediye görevlisi, “Bu cenaze esnasında ve sonrasında da benim şehidin MİT mensubu olduğuna ilişkin herhangi bir bilgim olmadı” dedi.
‘Diğerlerini bilmiyorum’
Törenden 10 gün sonra Oda TV muhabiri Hülya Kılınç’ın kendisini aradığını söyleyen E.E., şöyle devam etti: “Hülya Kılınç’ı Manisa’da gazetecilik yaptığımdan dolayı üç yıldır tanıyorum. Cenaze töreninin üzerinden yaklaşık 10 gün geçtikten sonra beni arayıp çay içmek istediğini söyledi. Ben kendisine çalıştığımı ve yoğun olduğumu söyleyerek görüşemeyeceğimizi belirttim. Aynı gün akşam bir kez daha aradı. Bu görüşme sırasında katıldığım şehit cenazesiyle ilgili elimde fotoğraf olup olmadığını sordu. Haber yapmayı düşündüğünü, incelemek üzere fotoğraf istediğini söyledi. Ancak haber yapıp yapmayacağını söylemedi. Bu görüşmede bana şehidin MİT mensubu olduğuna ilişkin bir şey söylemedi. Ben şehidin TSK mensubu olduğunu düşünüyordum.
Bunun üzerine Hülya Kılınç’a WhatsApp üzerinden iki fotoğraf gönderdim. Gönderdiğim fotoğraflardan birinde şehidin cenazesinin vatandaşlar tarafından taşınırken bir fotoğraf, diğerinde ise şehidin naaşı ve protokol vardı. Ancak Hülya Kılınç yalnızca vatandaşlar tabutu taşırken çektiğim fotoğrafları kullanmış. Milletvekili ve protokolün olduğu fotoğrafı ise kullanmamış. Haber içeriğinde kullanılan diğer fotoğrafları nereden temin ettiğine ilişkin bilgim yok.”
‘Bilseydim göndermezdim’
E.E., konuyu haber Oda TV’de yayınlandıktan sonra öğrendiğini savunarak şu ifadeleri kullandı: “Şehidin MİT mensubu olduğunu bilseydim fotoğrafları kesinlikle göndermezdim. Şehidi TSK mensubu olarak bildiğim ve sadece incelemek için istediği için iki fotoğrafı Hülya Kılınç’a gönderdim.”
Kılınç ifadesinde şunları söylemişti: “Libya’da meydana gelen olayda şehit haberi olarak haber yaptım. Haber içeriğinde yayınlanan görüntü içeriklerini sosyal medyadan buldum. Bu görüntüleri cenaze töreninde ben çekmedim. Haber şehit haberidir ancak şehidin MİT mensubu olduğunu sonradan fark ettim.”
Bir MİT mensubunun cenazesine ilişkin yayınlanan haber sonrası soruşturma başlatılmıştı. Odatv’den yayın yönetmeni Barış Pehlivan, haber müdürü Barış Terkoğlu, muhabir Hülya Kılınç, Yeni Yaşam gazetesinden yayın yönetmeni Ferhat Çelik, yazıişleri müdürü Aydın Keser ve Yeniçağ gazetesinden yazar Murat Ağırel tutuklanmıştı.