Ortalıkta o kadar çok iddia var ki çürümeyi ve yozlaşmayı tarif etmek için kelimeler bile kifayetsiz kalıyor.
Kirliliğin nereye kadar uzandığı da meçhul…
Kuşkusuz geçmiş dönemlerde de Türkiye yolsuzluk, rüşvet ya da Susurluk örneğinde olduğu gibi ciddi kirlilikler yaşadı.
Ama bütün eksikliklerine rağmen o dönemde hukuk işledi, parlamentoda komisyonlar kurularak kol kola yürüyen siyaset-çete-mafya-bürokrasi ilişkileri sorgulanabildi.
Oysa bugün iktidar, olup bitenler karşısında sessiz ve fırtınanın dinerek adeta kirliliğin üzerinin örtülmesini bekliyor.
Siyasi tarihimizdeki tecrübeler göstermiştir ki bu tür kirliliklerle ilgili konuşmamak, görmezden gelmek, geçiştirmeye çalışmak siyasi iktidarlar için her zaman hüsranla sonuçlanmıştır.
Eğer elinizdeki iktidar gücünü ülkeyi kirleten mafya-çete-siyaset eksenindeki kirliliği temizlemek üzere kullanamazsanız, gün gelir bu güç siyaseten taşınamaz bir yük haline dönüşür.