Covid-19 salgını İtalya’yı kasıp kavururken ve ölü sayısı artmaya devam ederken, sağlık yetkililerinin dikkatini virüsten hiç etkilenmemiş büyük bir topluluk çekti: Prato kentinde yaşayan 50 bin Çinli.

Luca Zhou
İki ay öncesine kadar, İtalya’da yaşayan Çinlilere karşı yapılanlar Uluslararası Af Örgütü’nün tabiriyle ‘utanç verici bir ayrımcılıktı’. Virüsü İtalya’da yaydığı düşünülen Çinliler hakaretlere ve şiddet eylemlerine maruz kalmışlardı.
Fakat Toskana bölgesinin bir şehri olan ve İtalya’nın en büyük Çinli topluluğunun yaşadığı Prato’da bunun tersi geçerliydi. Bir zamanlar günah keçisi olan Çinliler enfeksiyon kontrol tedbirlerini erken ve katı şekilde uyguladıkları için artık yetkililer tarafından örnek olarak gösteriliyor.
Floransa’yı da kapsayan bölgenin en üst düzey kamu sağlık yetkilisi Renzo Berti, “Biz İtalyanlar, Prato’da yaşayan Çinlilerin problem olacağından korkmuştuk. Tersine, onlar bizden daha iyi iş çıkardılar” dedi.
Berti, “Prato’da yaşayan Çinliler arasında bir tane bile Covid-19 vakası yayılmadı” diye ekledi.
Prato’daki oran İtalya’nın neredeyse yarısı
Prato’nun yaklaşık dörtte birini etnik Çinliler oluşturuyor. Ancak Berti, Çinliler sayesinde Prato şehrindeki enfeksiyon oranının, İtalya’daki ortalamanın neredeyse yarısına düştüğüne dikkat çekiyor. Prato’da her 100 bin kişide 62 vaka görülürken, İtalya genelinde bu sayı 115.
Genelde tekstil üretiminde çalışan Prato’nun Çinli sakinleri İtalya’daki ilk enfeksiyon görüldükten üç hafta sonra, ocak ayı sonundan itibaren tecrite girdi.
Birçoğu yeni yıl tatili sonrası salgının o zamanki merkezi Çin’den geri dönüyordu. Neyin gelmekte olduğunu biliyorlardı ve herkese “Evde kalın” uyarısında bulunmuşlardı.
İtalyanlar kayak alanlarına giderken, kafeleri ve barları doldururlarken, bölgede yaşayan Çinliler ‘ortadan kaybolmuşlardı’.
‘İtalyan arkadaşlarım bana garip garip baktı’
Çin doğumlu iş insanı Luca Zhou, 4 Şubat’ta Çin’den Prato’daki eşi ve 28 yaşındaki oğlunun yanına döndükten sonra kendisini eşi ve oğlundan ayrı olarak yatak odasında 14 günlük karantinaya aldı.
Çin’e İtalyan şarabı ihraç eden 56 yaşındaki iş insanı, “Çin’de neler olduğunu görmüştük ve kendimiz, ailelerimiz ve arkadaşlarımız için korku duyuyorduk” dedi.
Luca, gönüllü karantinadan çıktıktan sonra maske ve eldivenlerini takarak dışarı çıkmayı göze aldı. Sokaktaki tek tük başka Çinlinin de bu şekilde giyindiğini gördü.
Luca, “İtalyan arkadaşlarım bana garip bir şekilde baktı. Onlara birçok kez (eldiven ve yüz maskesi) giymeleri gerektiğini açıkladım. Fakat beni anlamadılar. Prato’ya geri döndüğümde hiçbir İtalyan yetkili bana bir şey anlatmadı. Her şeyi kendi başımıza yaptık. Eğer bunları yapmamış olsaydık Çinliler ve İtalyanlar, hepimiz enfeksiyon kapmış olurduk” dedi.