İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Dairesi Başkanlığınca, ‘Deprem ve İstanbul’ konulu panel düzenlendi.
‘Afete Dayanıklı Şehir 17 Ağustos Anma Programı’ kapsamında İstanbul Planlama Ajansı Florya Kampüsü’nde düzenlenen panelin moderatörlüğünü Orta Doğu Teknik Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Tarık Şengül yaptı.
Panelde konuşan İBB Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Buğra Gökce, İBB’nin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığıyla deprem konusunda bir dizi görüşmeleri olduğunu, İstanbul’da neyin yapılıp yapılmaması ve mevzuatta neyin olup olmaması gerektiği konusunda bazı temel reçeteler sunduklarını söyledi.
İmar yönetmeliğinde bir revizyon ve İstanbul’a özgü yapı güçlendirme yönetmeliği çalışması hazırlığı yaptıklarına işaret eden Gökce, yapılara periyodik muayene ve kontrol şartı getireceklerini aktardı.
Gökce, “Binalara artık sertifika vereceğiz. Etiket koymayı düşünüyoruz. Bina eğer A ve B sınıfı ise yeşil etiket, C sınıfı ise mavi etiket, D ve E sınıfı ise kırmızı etiket yapıştırılacak” diye konuştu.
İstanbul Teknik Üniversitesiyle riskli binalara ilişkin yaptıkları analize değinen Gökce, “Tespitlerimize göre İstanbul’da depremde risk görecek 207 bin 17 bina var. Bu en maksimum rakam. Şimdi bu rakamı azaltıyoruz. Her bir ilçemizde tek tek bizim tespit ettiklerimizi, plandaki durumu, Türkiye durumunu, yerindeki haliyle tekrar analiz ediyoruz. Bunun biraz daha düşeceğini tahmin ediyoruz” ifadelerini kullandı.
Hızlı tarama sistemi yaptıklarını aktaran Gökce, depremden sonra 120 bin 505 binanın kontrolü için belediyeye başvuruda bulunulduğunu, bunlardan yaklaşık 35 bininin incelendiği ve 1556 binanın riskli olduğunu tespit ettiklerini dile getirdi.
Gökce, acil ulaşım yollarını belirlemek üzere ilçe belediyeleriyle çalıştıklarını, emniyetle görüşerek bu yollara parklanma yasağı getireceklerini ve ayrıca lojistik merkezler kuracaklarını kaydetti.
Görür İstanbul için özel bir kanun istedi
Yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür de İstanbul’da 1999’dan bu yana inanılmaz derecede depreme hazırlık çalışmaları yapıldığını ancak kentin henüz tam olarak depreme hazır olmadığını söyledi.
“İstanbul için özel bir kanun çıkartalım. Deprem hazırlığına girilmiş kentlerde depreme hazırlama kanunu çıkartalım. O kanunla birlikte ne tür zorlukla karşılaşıyorsanız (Türkiye) Büyük Millet Meclisi onu çözsün” diyen Görür, bir kentin depreme hazırlanması için hükümetin ve belediyenin irade birliğinin sağlanması, halkın da bu işin içinde olması gerektiğini vurguladı.