İşsizlik oranı kasım-aralık-ocak aylarını kapsayan aralık döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 3.1 puan artışla Şubat 2010’dan bu yana en yüksek olan yüzde 13.5’e çıktı.
İşsizlik oranı bir önceki dönem olan kasımda yüzde 12.3, geçen yılın aynı döneminde ise yüzde 10.4 olmuştu. İşsizlik küresel krizin yaşandığı şubat 2009’da yüzde 14.8 olarak ölçülmüştü. Türkiye tarihinin en büyük krizlerinden biri olan 2001 yılının etkilerinin görüldüğü 2002 yılında işsizlik yüzde 11.4 oranındaydı.
Türkiye ekonomisi liradaki sert değer kaybı ve finansal koşullardaki sıkılaşmanın iç talep ve yatırımları olumsuz etkilemesiyle 2018 yılının son çeyreğinde önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 3 daralarak 2009 yılının ikinci çeyreğinden bu yana en fazla daralmayı kaydetti.
Bu durum işsizlikteki artışı da beraberinde getirdi.
TÜİK verilerine göre mevsim etkilerinden arındırılmış işsizlik oranı aralık döneminde bir önceki döneme göre 0.6 puan artışla yüzde 12.7 oldu.
Verilere göre, Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştakilerde işsiz sayısı 2018 yılı aralık döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 1 milyon kişi artarak 4.3 milyon kişi oldu.
Genç işsizliği 24.5
Tarım dışı işsizlik oranı aralık döneminde 3.3 puanlık artış ile yüzde 15.6 olarak tahmin edildi. Genç nüfusta (15-24 yaş) işsizlik oranı ise 5.3 puanlık artış ile yüzde 24.5 oldu.
İstihdam edilenlerin sayısı 2018 yılı aralık döneminde, bir önceki yılın aynı dönemine göre 633 bin kişi azalarak 27.66 milyon kişi, istihdam oranı ise 1.5 puanlık azalış ile yüzde 45.4 oldu.
İşgücü 2018 yılı aralık döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre 378 bin kişi artarak 31.96 milyon kişi, işgücüne katılma oranı ise değişim göstermeyerek yüzde 52.4 oldu.
İşgücüne katılma oranı kasım döneminde yüzde 53 olmuştu.
Mevsimsellikten arındırılmış işgücüne katılma oranı ise kasımdaki yüzde 53.4 rakamın ardından aralık döneminde yüzde 53.1 oldu.
Aralık döneminde işgücüne katılma oranındaki düşüşe rağmen işsizlikte artış dikkat çekici.