CHP’ye katkı sunan 4 genç akademisyen de, Daron Acemoğlu, Refet Gürkaynak, Hakan Kara ve Ufuk Akçiğit tümü çok iyi bir eğitime ve parmak ısırtacak CV’lere sahip, uluslararası karşılığı bulunan kalibreli isimler. Ülkenin bu kötü gidişatında ellerini taşın altına koymaya karar vermeleri takdire değer.
Haliyle kendi pencerelerinden, ideolojik çerçevelerinden çözüm sunuyorlar. Bu meslektaşlarımız küçük farklarla, ekonomide ana akım, neoliberal bir bakış açısına sahipler. O nedenle bağımsız merkez bankası, mali disiplin, ihracatta rekabet gücü gibi ortak bir dilden konuşuyorlar. Türkiye ekonomisinin bugün içine düştüğü durumdan sadece enflasyonu düşürmek, makro ekonomik dengeleri sağlamakla kurtulamayız. Ülkedeki keskin gelir ve servet dağılımı bozukluklarını bırakın aşmayı, törpülemeyi bile onların ekonomi modeliyle başarmak oldukça güç. Şöyle ifade edeyim: Sundukları önerilere TÜSİAD’ın, İstanbul Sermayesinin bir itirazı olamaz. Tabii ki bu çerçeve bugünkü keyfi, kayırmacı, cahilce ekonomi zihniyetinden evladır. Ama sosyal demokratlık iddiasındaki bir parti bu çerçeveyle yetinmeli midir sorusunu sorabiliriz.