Tüm iyi niyetimle, cümlenin “IŞİD öyle bir bela ki, Kobani düşerse, bu manyak teröristler Türk topraklarına da saldırır” manasında söylendiğini varsaymak istiyorum. Ama Gaziantep, Şanlıurfa denmemiş. Korkarım TC başkenti olan “Ankara’nın düşmesi” daha sembolik bir mana içeriyor. Oysa biz Demirtaş’ın “Tüm Türkiye vatandaşlarının demokratik haklarını koruma” ihtimalini sevmiştik!
HDP’nin, birçoklarına göre gayet meşru ve haklı bir davayı savunmak için, (isteyerek veya istemeyerek) kullandığı tehdit, söylem ve yaşanan şiddet sonucu haksız duruma düştüğü, kamuoyu desteğini kaybettiği çok net. Bu, zeki ve işbilir
olduğunu düşündüğüm bir ekip için tuhaf bir hata oldu. Dileğim, kısa zamanda “Hezeyandı, geçti” deyip, karşılıklı diş bilemeyi bırakmak. Ve birkaç hafta önce kaldığımız yerden devam etmek. Bu topraklarda yaşamaya niyetli tüm halkların iyiliği için.
Ama hakikaten merak içindeyim. “Canilerin kılıçtan geçirmek üzere olduğu, sınırın diğer tarafındaki kardeşlerimizin yaşam hakkı” için yardım isterken, halkın hissi desteğini almışken ve meseleniz hükümetin tavrıyken, “Türkiye Cumhuriyeti’nin varlığını tehdit etmek” kimin fikriydi? Yav hani beraber savaşıp kurmuştuk? Hepimizin ülkesiydi? Hepsi bir yalan mıydı kardeş? Ayıp ediyorsunuz, bizi kaybediyorsunuz!