‘İleri demokrasi‘ kurma iddiasındaki AKP hükümetinin, özel hayatın gizliliğini hiçe sayan ve otoriterleşmeyi katlayacak bir ‘fişleme’ yasasını Meclis’e sunduğu ortaya çıktı.
Hürriyet’ten Zeynep Gürcanlı’nın haberine göre, ‘Kişisel Verilerin Korunması Yasa Tasarısı’ başlığıyla Meclis’e sunulan düzenleme MİT, Jandarma ve Emniyet’in, ‘ırk, etnik köken, siyasi düşünce, din, mezhep, dernek ve sendika üyeliği, sağlık ve cinsel hayat’la ilgili bilgileri ‘özel nitelikli kişisel veriler’ adı altında depolamasına olanak sağlayacak.
Cinsel yönelimden genetiğe kadar
Meclis’e sunulan düzenlemenin içeriğindeki tartışmalı detaylar şöyle:
* Düzenleme, ‘sır saklama yükümlüğü altında bulunan kişiler’ ibaresiyle, başta MİT, jandarma ve emniyete Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının tüm kişisel verilerini izleme, depolama ve işleme hakkını tanıyacak.
* Vatandaşların din, dil, mezhep, siyasi düşünce, sağlık, hatta cinsel hayatına ilişkin ‘kişisel verileri’ dahil bu bilgiler sadece işlenmekle kalmayacak aynı zamanda kullanılabilecek.
* Bir kişinin ‘cinsel yönelimi’ gibi bir bilgiyi kamuyla paylaşması, bu verinin işlenmesi için yeterli olacak.
* İşlenecek veriler arasında kişilerin isim, telefon numarası, motorlu taşıt plakası, sosyal güvenlik numarası, pasaport numarası, özgeçmiş, resim, görüntü ve ses kayıtları, parmak izleri, genetik bilgiler gibi kişisel veriler bulunabilecek.
‘İstisna’lar yasası
* Bilgi depolama belirli, açık ve meşru amaçlar için yapılacak, işlendikleri amaçla bağlantılı, sınırlı ve ölçülü olmak zorunda olacak ve işlendikleri amaç için gerekli olan süre kadar muhafaza edilebilecek.
* İşlemeyi sadece istihbarat birimleri değil dernek, vakıf, siyasi parti ya da sendikalar gibi, ‘kar amacı gütmeyen kuruluşlar’ın yapmasına da müsaade edilecek. Ancak bu da ‘tabi oldukları mevzuata ve amaçlarına uygun olmak, faaliyet alanlarıyla sınırlı olmak’ istisnasıyla yapılabilecek.
* Yasa tasarısında ‘kişinin izni olmaksızın bu verilerin işlenemeyeceği’ ibaresi geçse de getirilen istisnalarla vatandaşların izin zorunluluğu kağıt üstünde kalacak. Bu istisnalar yasa metninde şöyle geçiyor:
“Yasalarda açıkça öngörülmesi, fiili imkânsızlık nedeniyle rızasını açıklayamayacak durumda bulunan kişinin kendisinin veya bir başkasının hayatı veya beden bütünlüğünün korunması için zorunlu olması, ilgili kişinin kendisi tarafından alenileştirilmiş olması, bir hakkın tesisi, kullanılması veya korunması için veri işlemenin zorunlu olması hallerinde kişisel veriler işlenebilecek.”
Üçüncü ülkelerle de paylaşılabilecek
* Toplanan veriler, kişinin açık rızası olmaksızın verilemeyeceği ifade edilse de, geniş istisnalarla üçüncü ülkelerle de paylaşılabilecek. Kişinin özel bilgileri, ‘yabancı ülkede yeterli korumanın bulunması koşuluyla yurtdışına ilgili kişinin rızası aranmaksızın aktarılabilecek.’
* Üyeleri Bakanlar Kurulu tarafından seçilecek yedi kişilik bir kurul, üçüncü ülkelerle paylaşımı ve itirazların değerlendirilmesinden sorumlu olacak. Bu kurulda kamu görevlileri, akademisyenler ve özel sektör temsilcileri iki yıl süreyle görev yapacak.
* Kurul, üçüncü ülkelerde yeterli koruma olup olmadığına bakarak verilerin paylaşılmasına ya da paylaşılmamasına karar verecek.
* Eğer yasa Meclis’ten geçerse, bugüne kadar yapılan fişlemeleri de kapsayacak yani önceden yasal olmayan fişlemeler yasal hale getirilmiş olacak. Önceki depolanmış kişisel verilerin “2 yıl içinde bu yasanın hükümlerine uygun hale getirilmesi” öngörülüyor. Yasa hükümlerine aykırı olduğu tespit edilen kişisel veriler ‘derhal silinecek’.
Kurul bilgi almanın önünde
* Yasa, vatandaşlara kendisiyle ilgili kişisel verilerin işlenip işlenmediğini öğrenme hakkı tanıyacak. Ancak hangi bilgilerin işlendiğine dair bilgi alamayacak.
* Vatandaşların başvurularına yanıt alması, yine bu kurula bağlı olacak. Veri sorumlusu, başvuruda dile getirilen taleplere üç farklı yanıt verebilecek. Ya talebin niteliğine göre en kısa sürede ve en geç 30 gün içinde ücretsiz olarak cevap verecek ya işlemin ayrıca bir maliyeti gerektirmesi halinde bir ücret karşılığında yerine getirecek ya da gerekçesini açıklayarak reddedecek.
* Başvurusu reddedilen kişi, kurula şikâyette bulunabilecek ancak eğer kurul şikâyetine dört ay içinde yanıt vermezse başvuru talebi reddedilmiş sayılacak.
* Yasa hükümlerine aykırı olarak kişisel verileri ele geçiren, kaydeden, bir başkasına veren veya yayanlar ya da yok etmeyenler Türk Ceza Yasası’nın ilgili hükümlerine göre cezalandırılacak.