Surabaya (Endonezya)-Singapur seferini yaptığı sırada Cava Denizi’ne düşen AirAsia’ya ait uçağın karakutusunu arama çalışmaları sürerken, Endonezyalı yetkililerden çarpıcı bir açıklama geldi.
AirAsia şirketinin haftanın dört günü uçuş izni olduğu ve QZ8501 sefer sayılı uçağın pazar günü izinsiz olarak uçtuğunu söyleyen yetkililer, şirketin uçuş çizelgesinin incelemeye alındığını belirtti.
Fotoğraf: Reuters
Reuters’a bilgi veren Ulaştırma Bakanlığı hava trafiği sorumlusu Djoko Muratmodjo, incelemenin pazartesi günü başlayacağını ve AirAsia’nın lisansının iptal edilmesinin gündemde olduğunu belirtti.
Diğer yandan uçağın gövdesi ve karakutusunu arama çalışmalarını sürdüren Endonezyalı yetkililer, Cava Denizi’nde uçağa ait olabilecek dört büyük parça bulunduğunu açıkladı.
Endonezya Ulusal Arama ve Kurtarma Ajansı’nın başkanı Fransiskus Bambang Soelistyo, “Dün gece 23:40’da (TSİ: 18:40) deniz yüzeyinde yakıt sızıntısı ve büyük nesneler bulduk. Bunların aradığımız AirAsia uçağına ait parçalar olduğundan emin” dedi.
Soelistyo, kesin açıklamanınsa denizin 30 metre altında bulunan parçaların fotoğraflarının çekilerek incelenmesinin ardından yapılacağının altını çizdi.
30 kişinin cansız bedenine ulaşıldı
Uçaktaki 155 yolcu ve yedi mürettebatı arama çalışmaları da sürüyor. Salı günü, uçağın enkazına ulaşıldığını açıklayan Endonezyalı yetkililer, şu ana dek 30 yolcunuz cansız bedenine ulaştı.
Çoğu yolcunun cesedinin uçağın gövdesinde sıkışmış halde bulunduğunu belirten yetkililer, yolcu ve mürettebattan kurtulan olmadığını tahmin ediyor.
Ne olmuştu?
155 yolcu ve yedi mürettebat taşıyan AirAsia’ya ait Airbus 320- 200 tipi uçak ve hava trafik kontrol arasındaki irtibat, pazar günü yerel saatle 07:24’de (TSİ 02:24) kesilmiş; yetkililer, uçağın havalandıktan yaklaşık 45 dakika sonra Kalimantan ve Tanjung Pandan arasındaki bir noktada kaybolduğunu duyurmuştu.
Endonezyalı yetkililer, 9 bin 750 metre yükseklikten uçarken bulutlardan kaçmak için 11 bin 500 metreye çıkış izni isteyen pilota, hava trafiğindeki yoğunluk nedeniyle izin verilemediğini açıklamış, uçaktan imdat çağrısı gelmediğineyse dikkat çekmişti.