Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu, Ayasofya’daki resimlerin karartılması gerektiğini belirtirken, ziyaretçilerin ‘cami adabı’na uymasını istedi.

Danıştay’ın 24 Kasım 1934 tarihli bakanlar kurulu kararını iptal etmesinin ardından, müze statüsündeki Ayasofya’nın Diyanet İşleri Başkanlığı’na devredilerek cami yapılması kararlaştırılmıştı. 24 Temmuz’da namaz kılınacağı duyurulmuştu.
Başkanlığın internet sitesinde yer alan açıklamada, Din İşleri Yüksek Kurulu’nun dün toplandığı belirtildi. Açıklamada, Ayasofya’nın yeniden ibadete açılmasının hukukun gereği olduğu kaydedildi.
Açıklamada, Ayasofya’daki resimlerin ‘namazların sıhhatine etki etmeyeceği’ belirtilerek “Müslümanların namazlarını huşû içerisinde eda etmelerini sağlamak için uygun yöntemler kullanılmak suretiyle namaz vakitlerinde söz konusu resimler perdelenmeli veya karartılmalıdır” ifadeleri kullanıldı.
‘Cami adabına riayet edilmeli’
Ayasofya Camii’nin ibadet vakitleri dışında ziyarete açık tutulmasında dini açıdan herhangi bir engel bulunmadığı kaydedildi.
Açıklamada, “Ziyaretçilerin cami adabına riayet etmeleri ve mabedin mehabetine uygun davranmaları konusunda gerekli tedbirler alınmalıdır” dendi.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “İslam dini camilerin maddî-manevi imar ve ihyasını tüm Müslümanlara bir vazife olarak yüklemiştir (Tevbe, 9/18). Mabedlerin maddi imarı; yapımı, tamiri ve temizliğinin temini iken manevi ihyası ise Allah’ın evi olduğu bilinciyle orada sadece Allah’a ibadet edilmesi (Cin, 72/18), camilerin cemaatle doldurulması ve toplumsal fonksiyonlarının canlı tutulmasıyla mümkündür. Bu itibarla ecdadımızın bize miras bıraktığı Ayasofya-yı Kebir Camii Şerifi’ni, diğer camiler gibi maddi ve manevi yönden ihya etmek tüm Müslümanların ortak görevidir.”