5 Temmuz 2000 tarihinde Burdur Cezaevi’nde hükümlü ve tutuklulara karşı girişilen müdahale nedeniyle oluşan hasarı yine hükümlü ve tutukluların ödemesine hükmedildi. Toplam 25 bin 369 TL tazminat cezasına çarptırılanlar arasında müdahale sırasında kepçe darbesiyle sağ kolu kopan Veli Saçılık da var.
Burdur Cezaevi’ndeki tutuklu ve hükümlülerin, 26 Eylül 1999’da Ankara Ulucanlar Hapishanesi’nde 10 tutuklu ve hükümlünün ölümü, onlarcasının yaralanmasıyla sonuçlanan müdahaleyi protesto amacıyla başlattığı eylemler 5 Temmuz 2000 yılında yine bir müdahaleyle sonuçlanmış, 22 tutuklu yaralanmıştı.
Maliye Bakanlığı, operasyon sırasında 31 bin TL’lik hasar oluştuğundan hareketle söz konusu paranın 61 hükümlü ve tutukludan tahsili için 9 Ocak 2001’de dava açmıştı.
Saçılık: Malumun ilamı
Davanın 78’inci duruşması, Burdur 1’inci Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görüldü. Mahkeme, davacının davasını kısmen ispatladığını belirterek, ortaya çıkan zarara karşılık 25 bin 369 TL’nin 5 Temmuz 2000 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte 61 mahkum ve tutukludan tahsil edilmesine karar verdi.
Veli Saçılık, duruşma sonrası adliye dışında yaptığı açıklamada, kararın malumun ilamı olduğunu söyledi.
Saçılık şöyle konuştu. “Mahkeme hakimi bizim haksız olduğumuzu, o dozerle daldıkları, kendilerinin yıktıkları, o anda kolumu koparttıkları duvarın parasını bizim vermemiz gerektiği yönünde karar veriyor. Burada bir adalet yok. Bir hakim yok.”
Yargıtay’a götürülecek
Açıkça işkencenin kollandığını belirten Saçılık, “‘Biz senin kolunu koparırız, köpeğe de atarız, ardından bunun parasını da sana ödetiriz’ diyor mahkeme. Bu açıkça faşizmdir. Açıkça hakim işkencecilerden yanadır. Kolumu koparanlardan birisi bu hakimdir” dedi.
Saçılık’ın avukatı Senem Doğanoğlu da devletin kendi yaktığı koğuşların parasını davalılardan talep ettiğini vurguladı. Doğanoğlu şunları söyledi: “Gardiyanlar geldi, burada devletin bunu nasıl planladığını anlattı. Başından beri siyasal olarak motive edilmiş bir mahkemede ancak böyle bir karar çıkacaktı. Keşke reddine karar verilseydi diyebileceğimiz bir yerde de değiliz. Zaten öyle bir temennimiz yoktu. Sadece devletin işkencesi yeniden cezasız kaldı. Bundan sonra Yargıtay’a gideceğiz.”
Ne olmuştu?
Saçılık’ın kolunun koptuğu 5 Temmuz 2000’deki operasyondan sonra açılan soruşturmalarda askerler, komutanları ve gardiyanlar hakkında takipsizlik kararı verilmişti.
Olaydan sonra tek dava, dozer operatörü hakkında açıldı ancak bu dava da beraatle sonuçlanmıştı.
Saçılık’ın içişleri ve adalet bakanlıkları aleyhinde açtığı davada mahkeme, idareyi kusurlu buldu ve 150 bin TL tazminata hükmetmişti.
Ancak bu davanın sonunda Saçılık kusurlu bulunarak, 150 bin TL’yi faiziyle 725 bin TL olarak geri ödemesi kararlaştırıldı. Saçılık, bu karara itiraz etti ancak itirazı reddedilmişti. Saçılık’ın karar düzeltme başvurusunu Danıştay 10. Daire de geri çevirmişti.
Maliye Bakanlığı’nın açtığı dava, diğer dava sürdüğü için askıya alınmıştı. Danıştay 10. Daire’nin kararı üzerine Maliye Bakanlığı, 31 bin TL’lik zararın 12 yıllık faiziyle birlikte tahsili amacıyla tazminat davasının yeniden görülmesi için harekete geçtmişti.