Şöyle bir gerçek var; Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş kulüpleri ve taraftarları “siyasi açıdan” çok önemli değil. Bu takımların yönetici ve taraftarları bir haksızlığa uğradıklarında siyasi güçlerini kullanmaya asla kalkışmıyor.
Oysa illerin takımları en küçük bir olayda bile hemen siyaseti devreye sokmaya çalışıyor.
Süper Lig’de top koşturan ve iddialı olan il takımları genellikle AKP’nin de oy deposu olan yerler.
Rize, Trabzon, Sivas, Kayseri, Konya’da hem AKP oyları çok fazla, böyle olunca milletvekilleri de çoğunlukta hem de bu kentlerde devletten de büyük destek alan AKP’li belediye başkanları görevde.
Durum böyle olunca bu illerin takımları en küçük bir olayda bile hemen siyasilere koşuyorlar, onlar da iktidara baskı yapıyor.
En çok söylenen söz, “Bu iş halledilmezse buradan oy çıkmaz” oluyor.
Buna karşı İstanbul’un üç büyük ekibi bir haksızlık olduğunda ne İstanbul milletvekillerine koşuyor ne de Ankara’da siyasi baskı yapma olanaklarını araştırıyor.
Ancak bu kez durum biraz farklı.
Fenerbahçe yönetimi siyasi bir arayış içinde olmadan ama siyaseti çok etkileyecek bir karar aldı.
2 Nisan’da toplanacak olağanüstü genel kurulda “Süper ligden çekilme” kararı alınabilir.
Bu Erdoğan’ı çok sıkıntıya sokan bir gelişmedir. Erdoğan tam da seçime 12-13 gün kala beklemediği bir durumla karşılaştı.