RIFAT DOĞAN
300 bin ila 2 milyon ağacın kesilmesine, Gediz Ovası’nın asit yağmuruna maruz kalmasına neden olacak nikel madeni projesine yargıya takıldı.
Manisa 2. İdare Mahkemesi, Turgutlu ilçesinde, Çaldağ Nikel Maden San.ve Tic. A.Ş. tarafından yapılması planlanan maden için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca 2014 sonunda verilen ÇED olumlu kararını iptal etti.
Kabus olarak değerlendirilmişti

Proje tüm Gediz Ovası’na tehdit teşkil ediyor. Fotoğraflar: DHA
Dünyanın en büyük ve verimli yedinci tarım havzası Gediz Vadisi’nde yer alan Çaldağı’nda yapılması planlanan nikel madeni projesine ‘ÇED olumlu’ raporu verilmesi uzmanlarca ‘kabus’ olarak değerlendirilmişti.
Maden kurulursa en az 300 bin, gidişata göre 2 milyon ağacın kesilmesisinin yanısıra Ege’de çok geniş bir alanda çevre felaketine zemin hazırlanacağı düşünülüyordu.
Nikel madeni çıkarmak için 18 milyon ton sülfirik asitin kullanılacağına dikkat çeken uzmanlar, doğaya salınacak asit miktarının ve oluşacak asit sisi ve yağmurlarının Gediz Ovası’nda benzersiz büyüklükte bir faciaya yol açabileceğini belirtmişti.
Eksiklikleri bilirkişi tek tek tespit etti

Şirketin bugüne kadar yaptıkları, proje gerçekleşirse neler yapacağının işareti.
Mahkeme ÇED olumlu kararına karşı açılan davada bilirkişi raporunu esas alarak iptal kararı verdi. Mahkeme kararında yılda 1 milyon ton sülfirik asit üretilecek bir tesisin işleyişinin birkaç sayfayla aktarıldığına dikkat çekerek ÇED olumlu kararında hukuka uygunluk ve kamu yararına uyarlık olmadığını belirtti.
Mahkemenin iptal gerekçelerinde ÇED olumlu kararıyla ilgili sıralanan eksiklikler şöyle:
-Çaldağ Nikel Madeni Projesi içerinde bir alt faaliyet/üretim olarak yer alsa da, yılda 1 milyon ton sülfürik asit üretilecek bir tesisin işleyişinin bir kaç sayfa ile aktarıldığı,
-Sülfürik Asit Üretim Tesisi için kullanılacak prosesler, reaktörler, ekipmanlar konularında yeterli bilgi olmadığı,
-Çaldağ Maden Projesi faaliyet alanında, kükürt ve sülfürik asit depolanması ve sülfürik asit üretimi konusundaki bilgilerin, kontrol yöntemlerinin ve çevresel etkilerinin yeterli şekilde ele alınmadığı,
-Sülfürik asit üretim tesisinin Çaldağı Maden Projesi içinde bir alt faaliyet olarak ele alınsa da, yıllık 1 milyon kapasiteli bir sülfürik asit üretim tesisi için ayrı bir ÇED alınmasının yararlı olacağı,
-İşletme sırasında oluşması muhtemel asit kaya drenajının önlenmesi veya en aza indirilmesine dair bir bilgiye yer verilmediği.
Çevre Platformu: Haklılığımız bir kez daha ispatlandı
Turgutlu Çevre Platformu mahkeme kararını şöyle değerlendirdi: “En başından beri hep doğruları söyledik. Mücadelemizde haklıydık ve haklılığımız bir kez daha mahkeme kararıyla da böylece ispatlandı. Maden şirketine ve aldığı ÇED raporuna onay veren bakanlık kararına karşı açtığımız davayı kazandık, Çaldağı nikel madeni ÇED raporu iptal edildi. Mücadelemizdeki haklılık, kararlılık, birlik ve dayanışmayla halkımızın eseri olan bu başarıyı müjdeli bir haber coşkusu içinde halkımız ve kamuoyuyla paylaşacağız. Bu amaçla 11 Nisan Pazartesi günü saat 18.00’de yapacağımız basın açıklamamıza tüm halkımızı bekliyoruz.”
Çaldağı’nda süreç nasıl işledi?
Çaldağı’nda nikel madeni çıkartma girişimleri yaklaşık yedi yıl önce İngiliz European Nickel şirketi tarafından başlatıldı. 3 Nisan 2009’da Çaldağı’ndaki 336,91 hektar orman arazisi European Nickel’in paravanı Sardes Nikel Madencilik’e 2026 yılına dek tahsis edildi (Madenin açılmasıyla bu alanın 1831 hektara ulaşması öngörülüyor).
Sardes Nikel Madencilik’i geçtiğimiz yıl satın alan VTG Madencilik şirketi, firmanın adını Çaldağ Nikel Madencilik olarak değiştirdi.
Uzmanlar başından beri uyarıyor
Doğa savunucuları başından beri projeye karşı çıkıyor.
İTÜ Metalurji Yüksek Mühendisi Prof. Dr. İsmail Duman, söz konusu projenin hayata geçirilmesi durumunda Uşak’ın batısından başlayıp Ege Denizi’ne kadar Gediz vadisinde tarımın biteceği uyarısında bulunmuştu.
Duman, projeyi Diken’e değerlendirirken, oluşacak zararın boyutunu anlatmak için şöyle bir örnek vermişti: “Rüzgarla ilerleyecek, rüzgar nereden eserse sülfirik asitli karbondioksitli gazı oraya esecek. Bir süre sonra her yer asit olacak. İlk projede de tehlikeyi şöyle anlatmıştım: Orada 15 yıl içinde kullanılacak sülfirik asiti her biri 20 tonluk asit tankerlere doldurursanız ve Turgutlu’dan doğuya doğru giderseniz, Pekin’i geçersiniz hatta tankerler Çin denizine dökülür. Akıl işi, vicdan işi değil, teknoloji hiç değil.”
Turgutlu Çevre Platformu ve TEMA Vakfı şu öngörülerde bulunulmuştu: “Nikel madeni için Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından 336,91 hektar orman alanı tahsis edilmiştir. Maden açılırsa yeni alınacak izinlerle bu alan 1.831 hektara ulaşacaktır. Bu alanda 2 milyona yakın ağaç ve fidan bulunmaktadır. Açık arazide yapılması planlanan madencilik faaliyetleri nedeniyle kesileceği öngörülmüş olan 300 binden çok daha fazla ağacın kesileceği açıkça ortadadır.”
Ege’nin yeni kabusu nikel madeni: Gediz asitle yıkanacak!
Hükümet aksini savunuyor ama, Gediz Vadisi de ‘vahşi kapitalizm’e kurban ediliyor