MEHMET BARAN KILIÇ
@MehmetBaranKl
barankilic@diken.com.tr
Boğaziçi Üniversitesi Barınma Merkezi’nin (BUPaws) idare ettiği hayvan barınağı iki gün önce okul yönetimi tarafından yıkılmış, gönüllülere şiddet uygulanmıştı. Barınaktaki hayvanlar yeni alana taşındı ama gönüllüler hayvanların korktuklarını ve şartların onlar için elverişli olmadığını aktarıyor.
Boğaziçi Üniversitesi, okul sınırları içerisinde yer alan ve gönüllüler tarafından idare edilen 22 yıllık hayvan barınağını bir senedir başka yere taşımak istiyordu. Gönüllülerle okul yönetimi bir senedir iletişim halinde ve çözüm arayışındaydı.
Gönüllüler, tahliyenin apar topar olmaması, 22 yıllık barınaktaki şartların aynısının yeni yerde sağlanması ve yeni alandan da çıkarılmayacağına dair güvence verilmesini talep ediyordu. Gönüllüler bu taleplerin yerine getirildiği taktirde yer değişikliği kabul ediyordu. 15 Mart’taysa okul yönetimi diyalogu bir anda keserek habersiz bir şekilde buldozerle barınağa girdi. Tepkilerden sonra tahliyeye ara verildi. İki gün önce sabah saatlerinde de yönetim, okulda kimsenin olunmamasını fırsat bilerek barınağa girdi. Okula polis çağrıldı, gönüllülere şiddet uygulandı ve iki gönüllü gözaltına alındı.
Barınak ve hayvanlarla ilgili son durumu BUPaws gönüllüsü Berkay aktardı.
Barınak yerle bir edildi
Okul yönetimi, pazar günü 22 yıllık barınağa buldozerle girmiş ve her şeyi yıkmış, bazı eşyaları da gelişigüzel barınak dışarısına atmıştı.
Berkay, bunun için hiçbir sebep olmadığını söylüyor: “Hiçbir sebep yokken, kulübelerle, hayvanların yürüteçleriyle, içlerinde eşyalarla birlikte kepçelerle, buldozerlerle her şeyi altüst etmişer sırf geri dönecek bir yerimiz olmasın diye.”
‘Hayvanlar için gerekli şartlar sağlanmadı’
Okul yönetimi, yeni barınağın ‘daha güvenli, daha donanımlı ve daha geniş’ olduğunu iddia ediyor. Gönüllülerse hayvanlar için gerekli şartların sağlanmadığını ve yeterince korunamadığını aktarıyor.
Berkay, yeni barınaktaki durumu şöyle özetliyor: “Hayvanlar için gerekli şartlar kesinlikle sağlanmış durumda değil. Rastgele toprak yığıp üstüne bir tahta parçası koymuşlar, güya hayvanları zeminden yüksekte tutmak için ama hiçbir işe yaramıyor. Bu tahta parçasını kapayacak kadar da ‘çatıvari’ bir şey koymuşlar üstlerine ama işlevsel değil. Kafeslerinin etrafını mavi brandalarla çevirdiler soğuk geçirmemesi için ama altları ve üstleri zaten açık. Yağmurdan çamurdan korunamıyorlar asla.”
Berkay, hayvanların ortam değişikliğinden ve diğer şartlardan dolayı epey korktuklarını ve stresli olduklarını aktarıyor.
Berkay, köpeklerin son durumunu anlattığı tweet’lerinde köpeklerin tepkisizleştiğini, enerjilerinden eser kalmadığını, çıkmak için yalvardıklarını ve acıyla etrafına baktığını aktarıyor.
Gönüllülerin barınağa girmesinde zorluk çıkartılıyor
BUPaws gönüllüsü Berkay, barınağa girişlerde okul çalışanlarının zorluk çıkardığına da belirtiyor: “İki gün önce kimseyi kesinlikle içeri almıyorlardı. Girmek isteyenlerin de telefonlarını ellerinden alıp öyle izin veriyorlardı. Barınakla 7/24 ilgilenen gönüllümüzün de telefonunu alıp sabahtan akşama kadar o şekilde çalıştırdılar. Onun dışında da okuldaki memurlardan veya yapı işlerinden insanlarla işi yürütmeye çalıştılar. Dün, gönüllüler köpeklere bakmaya geldiklerini söyledikleri zaman içeri alınıyorlardı ve ilgileniyorduk bir şekilde. Bugün çok daha sıkı davranıyorlar. Bir köpeğin ilacını vermem gerektiğini söylememe rağmen, kapıdaki güvenlikler 7/24 çalışan gönüllümüze köpeği ve adımı söyleyip doğru olup olmadığını teyit etme gereği duydu. Ayrıca kapının anahtarını da güvenlik cebinde saklıyor ve uygun gördüğü taktirde açıp gönüllülere müsaade ediyor.”
Okulun suçlamalarına yalanlama
Boğaziçi yönetimi, 22 yıllık barınak yıkılırken ve gönüllüler gözaltına alınırken sosyal medyadan video paylaşarak hiçbir problem olmadığını söylüyordu.
Yönetim, akşam saatlerinde de yeni bir açıklama yayınlayarak BUPaws gönüllüleri hakkında yasal işlem başlatacağını duyurdu. Buna gerekçe olarak da hayvanlara son derece kötü koşullarda bakılması, temel hijyen kurallarının ihlal edilmesi, ormanlık alanda izinsiz ocak yakılması ve tehlikeli patlayıcı tüp bulundurulması gibi yasadışı faaliyetler öne sürüldü. Okul, bazı fotoğraflar da yayınladı.
Berkay, okulun yaptığının spekülasyondan başka bir şey olmadığını ve hatta okulun yayınladığı tüp fotoğraflarının bizzat okul tarafından yerleştirildiğini söyledi: “Bu zamana kadar da yapılmış hiçbir yasadışı işlem yok, barınakta yapmış olduğumuz her şey bağışlar ve gönüllülerin emeği üzerinden dönüyordu. Hepsinin de faturası ortada, kimseden gizli saklı iş yapmıyoruz. Dolayısıyla okulun bize attığı iftiraların hiçbiri gerçeği yansıtmıyor. Hatta paylaştıkları fotoğrafta da buldukları 1-2 tüpü kafeslerin içine onlar yerleştirip fotoğraf çekmişler. Hukuksuzluğu yapan onlar. Hiçbir resmi yazı olmadan bizi yerimizden atıp polis şiddetiyle gözaltına aldırdılar benimle beraber iki kişiyi. Yani okulun yaptığı spekülasyondan başka bir şey değil.”
BUPaws da, Twitter hesabından okulun iddialarını yalanlamıştı.
Ne olmuştu?
22 yıldır üniversite sınırları içinde bulunan hayvan barınağı, 13 gün önce habersiz bir şekilde apar topar tahliye edilmeye başlamıştı. Gerekçe olarak ‘cumhurbaşkanı kararı’ gösterilmişti. Okul yönetimi, tepkilerden sonra bu ifadeyi kullanmadıklarını savunup ‘cumhurbaşkanı değil, devlet kararı var’ dedi.
Barınak bir senedir boşaltılmak isteniyor. Nedeni, İstanbul’un fethinde hayatını kaybeden ilk askerlerin şehitliğinin bulunduğu Fethi Şehitlik Dergahı’na yakınlığı.
Diken’e konuşan gönüllüler, okulla barınağın bir senedir iletişim halinde olduğunu ve çözüm arayışlarının devam ettiğini ancak on üç gün önce habersiz şekilde Boğaziçi Üniversitesi ekiplerinin kepçelerle barınağa girdiğini aktarmıştı.
Gönüllüler, barınağın taşınmak istendiği yerinse elverişli olmadığını, gerekli hazırlıkların, altyapının ve düzeneklerin sağlanmadığını da belirtmişti.
Ayrıca, barınağın taşınması istenilen yer okula şartlı bağışla verilmiş bir yer yani barınak, bağış yapanın şikayetiyle yeniden tahliye edilebilir.
Barınak gönüllüleri, bu şartlar sağlanmadan ve tekrar tahliye edilmeyeceğiyle ilgili gerekli güvence verilmeden taşınma işleminin yapılmasına karşı ama okul apar topar bu işi bitirmek istiyor.
Apar topar tahliye basına yansıyıp kamuoyu baskısı oluşunca ‘diğer alanın hazır olmaması’ gerekçesiyle durdurulmuştu.
Bu süreçte okul diğer alanın hazırlıklarını tamamlamaya devam etti ancak alan hala hazırlanmamış ve barınağın alandan yeniden çıkartılmayacağıyla ilgili güvence verilmemişti. Öte yandan bağışçı, barınağın söz konusu alana taşınmasını engellemek için mahkemeye başvurdu.
Süreç boyunca okul yönetimi gönüllüleri tehdit ederken gönüllülerin ‘terör örgütü etkisi altında kaldığını’ söyledi.