İstanbul’daki Küçükçekmece Gölü kıyılarında yürütülen Bathonea antik kentindeki kazılarda, 700 kadar unguentarium’da (merhem, ilaç ya da kokuları muhafaza etmek için toprak şişe) depresyon ve kalp ilaçları bulunduğu belirlendi.
Fotoğraflar: DHA
Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyesi Doç.Dr. Şengül Aydıngün başkanlığında, bakanlıkla birlikte yürütülen çalışma, 2007’de yüzey araştırmasıyla başlamış, 2009’dan bu yana düzenli olarak devam etmişti.
620-640 tarihleri arasında yangın çıkmış
Kazılara, KOÜ’nün yanı sıra Selçuk Üniversitesi, Ege Üniversitesi ve İstanbul Üniversitesi’nin yanısıra yurt dışından uzmanlar dahil yaklaşık 100 civarında bilim insanı katıldı.
Polonya’daki analizlerde Bathonea kazılarının yapıldığı alandaki ilaç üretilen merkezdeki yangının 620-640 tarihleri arasında çıktığı belirlendi.
Aydıngün, İstanbul’a 626 yılında ciddi bir Avar saldırısı olduğunu, kazılarda bulunan arkeolojik verilerin İstanbul tarihinde yeni sayfa açabileceğini belirtti.
700 civarında unguentarium bulundu
Aydıngün şöyle devam etti: “Örneğin 2013 ve 2015 yılı kazı sezonunda biz çok büyük miktarda unguentarium (merhem, ilaç ya da kokuları muhafaza etmek için toprak şişe) bulmuştuk. Baktık ki bunların sayısı 700 civarında. Bu rakam antik çağ için çok yüksek. Bunlar, şu ana kadar bir arkeolojik kazıda tek bir noktada bu kadar çok ele geçen ilk grup. Büyük bölümünü müzeye teslim ettik. Bir kısmının onarımları devam ediyor. Ama bir taraftan da bu ilaç şişelerinin hemen yakınlarında pek çok sayıda değişik boyutta havan elleri, havanlar, aynı zamanda büyük bir ocak bulduk. Belli ki burada bir ilaç üretim merkezi de vardı. Aynı zamanda kemikten aletler, spatulalar, tıbbi aletler çok miktarda elimize geçti. Methanone ve Phenanthrene olarak belirlenen iki ilaç formülünün özü çıktı. Bunlardan bir tanesi depresyon ve sakinleştirici tarzda ilaç, diğeri de kalp hastalıklarına iyi geliyor. Bu ilaçların özü çevredeki endemik bitkilerle karşılanıyor.”
Bathonea’daki kazılarda M.Ö. 7000’li yıllara ait Avrupa’daki en eski tarımsal faaliyetlerin izleri ve M.Ö. 2000’li yıllarda yaşamış Hitit izleri tespit edilmişti.
Bathonea limanlarının MS. 9-11’inci yüzyıllar arasında Vikingler tarafından kullanıldığı da anlaşılmıştı.