Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın “Her vaka hasta değildir. Çünkü testi pozitif çıktığı halde hiçbir semptom göstermeyenler var“ diyerek, testi pozitif çıkıp belirti göstermeyenlerin günlük tablodaki rakama dahil edilmediğini açıklamasıyla başlayan tartışma sürüyor. Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Serap Şimşek Yavuz “Ayrımın sebebini inanın ben de anlamadım. Bu konu Bilim Kurulu’nda da konuşulmuş değil” dedi.

Hürriyet’ten Fulya Soybaş’ın görüştüğü Prof. Dr. Yavuz şunları söyledi: “Ekonomik kaygılarla hareket ediliyor olabilir, bunu anlıyorum ancak salgınla mücadelede ne kadar şeffaf olursanız aldığınız önlemler de o kadar kabul görür. Birlikteliğin sağlanması için herkesin birbirine güvenmesi lazım. Yeni bir düzenlemeyle, daha detaylı veriler paylaşılması taraftarıyım çünkü gördüğümüz en büyük sağlık krizi ile karşı karşıyayız. Veri eksik olursa mücadele de yarım olur. Zaten bütün mücadelemiz asemptomatik denilen bu kişilerin bilinmesi ve izole edilmesine yönelik. O nedenle test sayılarını arttırdık. Toplam kaç pozitif vaka varsa bir gruba ayırmadan rakamlar verilmeli. Bunda çekinilecek bir şey yok, kaldı ki tüm dünya da bizimle aynı durumda ve aynı mücadele veriliyor.”
Yavuz, Dünya Sağlık Örgütü’nün Covid-19 vakaları için iki kodu olduğunu, bu kodlardan ilkinin kesin pozitif vakalar için, ikincisi ise klinik ve epidemiyolojik olarak tanı konan ancak laboratuvar testi ile kesinleştirilmemiş olası olgular için kullanıldığını vurgulayarak “PCR negatif olanları hiçbir ülke bildirmiyor ancak PCR pozitif olan asemptomatik olsun olmasın her kişi bildirilir” dedi.
‘Bunun bir de tersini düşünün‘
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İlyas Dökmetaş ise hasta ve vakanın aynı şey olmadığını belirterek şunları söyledi: “Sokakta gezen onlarca kişi aslında virüsün taşıyıcısı. Bu kişilere ‘hasta’ diyor muyuz? Hayır. Bu kişilerin sayılarını biliyor muyuz? Hayır. Sokakta gezen ve hiçbir klinik bulgusu dahi olmayan bu kişilere hasta demiyorsak, tesadüfen bir test sonucu pozitif olduğu ortaya çıkan ancak ateş, öksürük, nefes darlığı gibi hastalığa dair hiçbir belirtisi olmayan, en ufak bir tedavi dahi uygulanmayan bu kişiye ‘hasta’ mı diyelim? Bunun bir de tersini düşünün. Diyelim hafif ateş, karın ağrısı, tat ve koku alma bozukluğu gibi hafif semptomlar var. Geldiniz, test yaptık ama negatif çıktı. O zaman ‘hasta’ değil misiniz? Ki zaten PCR testleri yüzde 70 civarında doğru çıkıyor.”
Türkiye’nin yaptığı ‘hasta sayısı’ uygulamasının Almanya’da, İsviçre’de ve ABD’de yapıldığını öne süren Dökmetaş “Sokakta gezen pozitifleri ‘hasta sayısına’ eklemiyorlar. Bana kalırsa bu tartışma yerine halkımız bilinçlendirilmeli” dedi.
Üç ülke testi pozitif çıkıp belirti göstermeyenleri hasta sayısına eklemese de, Dünya Sağlık Örgütü kodları gereği bu veriyi paylaşıyor. Üç ülkenin açıkladığı toplam vaka sayısına DSÖ’nün sitesinden ulaşmak mümkün.