Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, F-16 tedariki konusunda ABD Başkanı Joe Biden’ın kendisine “Elimden geleni yapacağım” dediğini söyledi.
İtalya’daki G20 zirvesi dönüşü uçakta gazetecilere konuşan Erdoğan, Biden’la dünkü görüşmesinden detay verdi.
Cumhurbaşkanı, Türkiye’nin programdan çıkarıldığı için alamadığı F-35 yerine ABD’den F-16 alma planını görüştüklerini belirterek, Biden’ın bu konudaki yaklaşımının olumsuz olmadığını ifade etti.
Türkiye geçen yıllarda 100 adetten fazla sayıda F-35 savaş uçağı sipariş etmiş, ancak ABD’nin karşı çıktığı Rus S-400 füzelerini satın almasının ardından bu programdan 2019 yılında çıkarılmıştı.
Türkiye, F-35’lere harcadığı 1,4 milyar doları ‘kurtarmak için’ ABD’den 40 adet F-16 savaş uçağı ve mevcut yaklaşık 80 uçağa modernizasyon kiti satın almak için talepte bulunuyor.
Erdoğan, görüşmenin 1 saat 10 dakika sürdüğünü de vurguladı.
Cumhurbaşkanının açıklamasından satır başları şöyle:
* Sayın Biden’la samimi ve yapıcı havada bir toplantı yaptık. Toplantıyı gayet olumlu bir havada devam ettirdik. Afganistan, Suriye, Libya ve Doğu Akdeniz konularında işbirliğimizi güçlendirmenin yanı sıra özellikle de ekonomik ilişkilerimizi çok daha yoğun bir şekilde devam ettirme kararı aldık. Bunun için de arkadaşlarımıza gerekli talimatları verdik.
‘Olumsuz yaklaşım yok’
* Tabii NATO ittifakı ve stratejik ortaklık bağlamında atılacak adımları da istişare etme fırsatını bulduk. Hepsinden öte tabii bizim bu F-35 konumuz var. Malum bizim 1 milyar 400 milyon dolarlık yaptığımız bir ödeme var. Bununla ilgili olarak da F-16 tedarikini müzakere ettik. Bu konuda da kendilerinden olumsuz bir yaklaşım görmedim. Tam aksine yine bununla ilgili de savunma bakanlarımız birbiriyle görüşecekleri gibi dışişleri bakanlarımız da muhataplarıyla görüşerek inşallah iki ülke ilişkilerini ilgilendiren bu hassas konuyu da neticelendirmeyi umuyoruz.
* Biden “Çok kısa zamanda netice alamayabiliriz. Biliyorsunuz iki farklı bölümden, Temsilciler Meclisi ve Senato’dan geçiyor. Malum, durum 50-50 ama ben elimden geleni yapacağım” dedi. Ben de kendisine “Bunu başarabileceğinize inanıyorum ve bu konuda şu anda ağırlığın sizde olduğunu görüyorum” dedim. İnşallah savunma bakanlarımız da birbirleriyle görüşmeleri devam ettirecekler.
Medyaya çattı
* (“Kendisiyle iyi başladık diyemem” sözü hatırlatılınca) Tabii şartlar atmosfere göre değişiyor. BM sırasında farklı beklentilerimiz vardı. O farklı beklentiler olmayınca olay biraz daha farklı bir duruma doğru gitti. O gelişme farklıydı.
* Bu görüşme için medya da “20 dakikalık bir görüşme olacak” diyordu. Bizim görüşme bir saat 10 dakika sürdü. Medyanın bizimle nasıl uğraştığını anlayın. Yani kendilerince “Kabul etmeyecek, görüşmeyecek” de derler, 20 dakikaya da indirirler. Ama bizim görüşme bir saat 10 dakika sürdü. O sürede de protokol sürekli geldi gitti, geldi gitti, onlara bir iki kez kaş göz yaptı. En sonunda da bir yerde artık görüşmeler vardı, bir taraftan da toplantı başlamıştı, hemen onlara gitmek zorunda olduğumuz için diğer programlara geçmek durumunda kaldık.
* (Suriye’de YPG’ye yönelik…) Operasyonun yapılması gerektiği zamanda tabii ki operasyon yapılır. Ondan geri adım atılmaz. Bir defa terör örgütleriyle olan mücadelemizden bizim asla sarfınazar etmemiz mümkün değildir. Eğer karşımızda bir terör örgütü olan PKK/PYD/YPG varsa, ne gerekiyorsa biz bunu yaparız. Bundan da taviz vermeyiz. Bunu zaten biz kendilerine her zaman söyledik ve söylüyoruz. Bundan sonraki süreçte de NATO’da müttefiksek, NATO müttefiki olarak bizim ittifak halinde olduğumuz ortağımızın böyle bir şeye tevessül etmemesi gerekir. Yine aynı şekilde bundan sonraki süreçte de Türkiye’nin temel önceliklerinden olan bu meselede beraber çalışmamız gerektiği hususunda bugün de mutabakata vardık. Orada da kendilerinin olumsuz bir yaklaşımı olmadı.