Anayasa Mahkemesi (AYM), Türk Ceza Kanunu’nda yer alan üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyenlerin cezalandırılmalarını öngören düzenlemeyi Anayasa’ya aykırı bularak iptal etti.
Diyarbakır 7’nci Ağır Ceza Mahkemesi ile CHP, ayrı ayrı 7499 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’la 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 220 ve 314’ncü maddelerinde yer alan ‘örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyenlerin’ cezalandırılmalarına ilişkin düzenlemelerde yapılan değişikliklerin iptali için AYM’ye başvurmuştu.
Başvuruları birleştiren AYM, 220’nci maddede yer alan, ‘Örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen kişi, ayrıca iki yıl altı aydan altı yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır’ ile 314’ncü maddede yer alan, ‘Örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen kişi, ayrıca beş yıldan 10 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. İşlenen suçun niteliğine göre verilecek ceza yarısına kadar indirilebilir’ hükümlerinin iptaline karar verdi.
İptal kararları, altı ay sonra yürürlüğe girecek.
AYM, söz konusu yasal düzenlemeyle örgüt adına suç işleyen kişinin örgüt üyelerine göre daha ağır cezalarla karşılaşabileceğini belirtti.
Kararda yasal düzenlemede yer alan ‘örgüt adına’ kavramının belirsiz olduğu ve geniş anlamda yorumlanabileceği belirtildi.
AYM, bu durumun ifade özgürlüğü, örgütlenme, toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkı ya da veya din ve vicdan özgürlüğü gibi temel haklar üzerinde güçlü bir caydırıcı etki yaratabileceğine dikkat çekti.
Anayasa Mahkemesi’nin kararı şöyle:
“Kuralın örgüt üyeliğine dair herhangi bir somut delil olmadan ve işlenen suçun niteliği ve ağırlığı itibarıyla örgütün amacına ne surette katkıda bulunduğu da dikkate alınmadan kişilerin örgüte üye olmak gibi son derece ağır bir suçtan cezalandırılmalarına neden olacak şekilde geniş yorumlanmaya müsait olduğu, kamu otoritelerinin keyfi uygulamalarını önleyecek şekilde belirli ve öngörülebilir nitelikte olmadığı değerlendirilmiştir.
Bu itibarla kuralın Anayasa’nın 38’nci maddesi bağlamında kanunilik şartını taşımadığı sonucuna varılmıştır.”