• SANAT
  • 9 SORUDA
  • DİKEN ÖZEL
  • GÜNÜN 11'i
  • DİKENLİK
  • AKŞAM POSTASI
  • SPOR
  • VPN HABER

Diken

Yaramazlara biraz batar!

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • EKONOMİ
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • YAZARLAR
  • SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

Asistan hekimler isyan etti: Kaç meslektaşımızın daha ölmesi gerekiyor

25/10/2021 14:18

Türk Tabipleri Birliği’nin (TTB) çağrısıyla asistan hekimler ve sağlık çalışanları, Ankara Şehir Hastanesi Kadın Doğum Kliniği’nde görev yapan asistan hekim Dr. Rümeysa Berin Şen’in nöbet ertesi geçirdiği trafik kazasında yaşamını yitirmesi üzerine bugün birçok ilde basın açıklamaları düzenledi.

Fotoğraf: TTB

TTB Asistan ve Genç Uzman Hekimler Kolu, ölümü, ‘yoğun iş yükü, gün aşırı uykusuz nöbetlerin yol açtığı çalışma koşulları‘na yormuştu.


Sağlık çalışanları, sabah saatlerinde iş bırakarak Sağlık Bakanlığı’na alkışlı protesto yürüyüşü düzenledi.

İstanbul, İzmir, Bursa, Antalya, Adana, Şanlıurfa, Gaziantep, Mersin, Diyarbakır, Manisa, Samsun, Balıkesir, Van, Aydın, Muğla, Eskişehir, Adıyaman, Isparta ve Bolu’da düzenlenen basın açıklamalarında “Kaza değil cinayet”, “36 saat nöbet öldürüyor”, “Nöbet ertesi izin lüks değil, haktır”, “Angaryaya, mobbinge, şiddete son” yazılı dövizler taşındı.

‘Kaza değil cinayet‘

Basın açıklamalarında okunan metin ise şöyle:

“Bugün maalesef çok acı bir olayın ardından burada toplanmış bulunmaktayız. Ankara Şehir Hastanesi’nde Kadın Doğum Kliniği’nde asistan hekim olarak çalışmakta olan Dr. Rümeysa Şen, nöbet ertesi evine gittiği sırada bir trafik kazası sonrası hayatını kaybetti. Rümeysa Şen’in gün aşırı tuttuğu yorucu nöbetlerin ardından geçirdiği kaza görüntüleri bize bunun bir kaza değil göz göre göre çalışma şartlarının sebep olduğu bir cinayet olduğunu gösterdi.

Yıllardır ‘Çalışma şartlarımız bizi öldürüyor’ dedik ancak hiçbir düzenleme yapılmadı. Melike Erdem, Ece Ceyda Güdemek, Emre Bakırlı, Mustafa Yalçın ve maalesef Rümeysa Berin Şen ve adını bile duyamadıklarımız hayatlarının baharında, mesleklerine hevesle başladıkları zamanlarda birer birer yaşamlarını yitirdiler. Ölüme sürüklendiler.

Soruyoruz…

Asistan hekimlerin çalışma şartlarının düzeltilmesi için kaç meslektaşımızın daha ölmesi gerekiyor?

Bir devlet memuru ayda ortalama 168 saat mesai yaparken bir asistan hekimin mesai süresi 360 saati bulmaktadır. Asistan hekimler çoğu branşlarda 36 saate varan sürelerde çalışıyor. Hekimler uykusuz, yorgun geçen gecenin ardından polikliniklerde 100’e yakın hasta muayene ediyor, gözleri uykudan kapanmak üzereyken ameliyata giriyor.

Hastalarımıza soruyoruz…

30 saattir çalışan asistan hekimin 80. hastası ya da ameliyat ettiği kişi olmak ister misiniz?

Biz asistan hekimler nöbet ertesi dinlenmeden mesaiye devam ettiğimiz gibi bir de gün aşırı nöbetler tutuyor, neredeyse ayın yarısında evimize gidemiyoruz. Maksimum ne kadar çalışacağımız hiç konuşulmazken maksimum ne kadar ücret ödeneceği ise her yerde karşımıza çıkıyor. Bu çok net ki, ucuz iş gücü olarak görülüyoruz. Performans sistemi nedeniyle ücret kesintisi yapılacağı zaman akla ilk gelenler hastanenin iş yükünü sırtlayan asistan hekimler oluyor.

İnsanca nöbet sayısı ve nöbet ertesi izin hakkını dillendirdiğimizde hocalarımız ve kıdemli asistan hekimler tarafından ‘Biz çalıştık, siz de çalışacaksınız’ yanıtını alıyoruz.

Hayır! Biz bu düzeni kabul etmiyoruz. Kışkırtılmış sağlık talebinin, basamaklandırılmayan sağlık sisteminin, belirsiz yönetmeliklerin, adaletsiz görev dağılımının yükünü sırtlanmayacağız!

Bizi bu şartlarda çalışmaya zorlayanlara soruyoruz…

Yanlışa yanlış demeden, yanlışın düzeltilmesi için çaba göstermeden iyi hekimlik yapılabilir mi? Ne zaman bu düzene dur demek için sorumluluk almaya başlayacaksınız?

Biz asistan hekimler artık yeter diyoruz.

Hekimlik yaparken dayatılan insanlık dışı çalışma şartları nedeniyle bir arkadaşımızı daha kaybetmeye tahammülümüz yok!

Uzmanlık eğitimi almak için geldiğimiz kliniklerde asıl görevimizin öğrenmek olduğunu hatırlatıyor, nitelikli eğitim istiyoruz.

İnsanca çalışma koşullarının sağlanmasını adaletsiz görev dağılımına son verilmesini talep ediyoruz!

Yataklı kurumlar yönetmeliğinde değişikliğe gidilerek nöbet ertesi izin hakkının ücret kesintisi olmaksızın ön koşulsuz tanımlanmasını istiyoruz!

Hatırlatıyoruz: Köle değil uzmanlık öğrencisiyiz, Yorgun hekim, uykusuz hekim, tükenmiş hekim sağlığa zararlıdır!“

Genç doktorun nöbet dönüşü ölümü üzerine tüm hastanelerde eylem

TTB Asistan Hekimler Kolu: Yoğun iş yükü, uykusuz nöbetler nedeniyle bir arkadaşımızı kaybettik

Asistan doktor: Ancak öldüğümüzde sesimizi duyurabiliyoruz

Kategori:Aktüel

SON HABERLER

Araştırma: Marmara'da köpekbalığı popülasyonu azaldı

İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi’nin araştırmasına göre Marmara Denizi’nde oksijen seviyesinin düşmesi nedeniyle köpekbalığı popülasyonu azaldı.

Mardin'de son kullanma tarihi geçmiş 5 bin gıda ürünü imha edildi

Mardin’de son kullanma tarihi geçmiş 5 bin 370 gıda ürünü imha edildi.

Tırda taşınan borularda düzensiz göçmen çıktı

Edirne Kapıkule Sınır Kapısı’nda polislerce durdurulan bir TIR’da taşınan borulara gizlenen beşi düzensiz göçmen, biri Türk vatandaşı altı kişi yakalandı.

AKP'lilerle CHP'liler arasında arbede: Çevreciler komisyona alınmadı

Çevre hakları savunucularının enerji ve maden alanlarına ilişkin düzenlemeleri görüşecek Meclis komisyonuna alınmaması nedeniyle AKP ile CHP vekilleri arasında arbede çıktı.

Meclis önünde zeytinlik direnişi: Bu kadar kolay değil insanların ağacına çökmek

Muğla’nın Milas ilçesine bağlı İkizköy’ün muhtarı Nejla Işık, zeytinlikler için, “Gerekirse burada (Meclis önü) yatacağız, açlık grevine gireceğiz” dedi.

Yunanistan'a geçmeye çalışan üçü 'FETÖ' mensubu yedi kişi yakalandı
15 bin TL'den fazla maaş alan AKP'li Miroğlu: Yoksullaştığımı hissediyorum

Ara

DİKEN’İ TAKİP EDİN

Osman Kavala 2 bin 788 gündür hapiste

YAZARLAR

Ofansif mizah örneği olarak birkaç anayasa maddesi

Murat Sevinç

Babalar günü bu yıl da coşkuyla kutlanmadı!

Arzu Uzunali

İnsan aynı anda iki kişiyi sevebilir mi?

Psk. Dr. Feyza Bayraktar

Roma dondurması meselesi

Elvan Uysal Bottoni

Gelecekten ses veren siyasetçiler…

Murat Sevinç

İşgalci kelimeler

Mustafa Dağıstanlı

Dere Sokak Üçlemesi, 'Körfez'le sona eriyor

Behzat Şahin

GÜNÜN 11’İ

Zeynep Gürcanlı: İsrail'in çok övündüğü 'Demir Kubbe', İran'ın saldırıları karşısında dayanamadı

Şirin Sever: 'Ben neden para verip denize gireyim?'

Nazım Alpman:  İlerde, halkı tarafından en fazla hakaret edilen siyasi lideri olarak not edecekler

Şebnem Korur Fincancı: İşin ucunda kâr oldu mu herkes herkesi destekliyor

Eren Aka: Belediyeler de turizmde ciddi bir aktör haline geldi

Sinem Vural: Göçer, 'Hayaller Şili, gerçekler Nijerya' diyerek gelir dengesizliğinin tüm sektörü etkilediğini belirtti

Ertuğrul Kürkçü: İsrail'in Türkiye'ye askeri saldırı iddiası stratejik intihar girişiminden başka hiçbir eylemi ima etmiyor

İbrahim Daş: Gerek İsrail gerekse ABD burası ayrı bir devletçik olacak diyor

Mehmet Y. Yılmaz: Bahçeli, 'terörsüz Türkiye' meselesinde Erdoğan'ın işi yavaştan almasına mı sinirleniyor?

Murat Muratoğlu: Ekonominin durumu o sırada nasıl olacak, meçhul!

Mikdat Karaalioğlu: Savaşın nerede duracağına İsrail karar verecek

  • 9 SORUDA
  • YAZARLAR
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DİKEN ÖZEL
  • DİKEN'E TAKILANLAR
  • DÜNYA
  • EKONOMİ
  • KEYİF
  • MEDYA
  • POPÜLER BİLİM
  • SANAT
  • BU GAZETE…
  • DİKEN 10 YAŞINDA
  • Künye
  • İletişim
  • Gizlilik ilkeleri
  • Çerez politikası

"Genç gazeteci arkadaşlarıma! Bu meslek yorucu bir meslektir. Ama, insan büyük bir zevkle çalışır. Kalemine daima efendi kal, uşak olmamaya gayret et. Mecbur kalırsan kır, sakın satma." Sedat Simavi

×