rabiacelik@diken.com.tr
Eskişehir’deki Gezi Parkı protestoları sırasında 2 Haziran günü polis ve sivillerce darp edilen, 38 gün komada kaldıktan sonra yaşamını yitiren Ali İsmail Korkmaz’ın ölümüyle ilgili açılan davanın ikinci duruşması dün Kayseri’de görüldü. Davada, tutuklu sanıkların tahliye talepleri ve polis Yalçın Akbulut’un tutuklanması talebi reddedildi. Bir sonraki duruşma 14 Temmuz’da görülecek.
Yüzünü hafızama kazıdım
Dün görülen davada toplam 12 tanık dinlendi. En önemli görgü tanığı Semih Berkay Yapıcı 2 Haziran gecesinde yaşananları en ince ayrıntısına kadar anlattı. Yapıcı, sanıkları hem fotoğraf üzerinde hem de salonda tek tek teşhis ederek şöyle konuştu:
“Sokağın ucundan bir polisin gördüğünü fark ettim. Elinde cop vardı, saçları omuzlarına kadardı. Fırıncı esnafı, Mevlüt Saldoğan ve uzun saçlı polis tarafından darp edildiğini gördüm. Ardından Ali İsmail tekmelerle darp edilmeye başladı. Yüzünü korumaya çalıştı ama aldığı bir tekme darbesiyle kafasını kaldırım taşına vurdu ve sığındığım yerden Ali’ye baktım. Bilincini kaybetti. Ve yüzünü hafızama kazıdım. Sonra yavaş yavaş kendine geldi. Kendine gelmeye çalışırken Mevlüt Saldoğan tarafından bir daha darp edildi.”
Sanık Akbulut’dan teşhis sonrası gülümseme
Sonraki tanık Turhan Güler’e mahkemeye yeni sunulan görüntüler izlettirildi. Güler, görüntülerdeki kişinin kendisi ve Ali İsmail olduğunu doğruladı. Daha sonra diğer 10 tanık dinlendi. Son dinlenen tanık Tevfik Caner Ertay ise ‘o gece kendisinin aralarında sanık polislerin de bulunduğu bir grup polis tarafından darp edildiğini fakat sanıkların bir önceki duruşmada belirttikleri mahkemeye sunulan görüntülerdeki kişinin kendisi olmadığını, hatta Sanayi Sokak’a o tarihte ve öncesinde asla gitmediği’ni söyledi. Kendisini darp eden polisleri teşhisi sırasında, polis memuru Yalçın Akbulut teşhis sonrası gülümsedi. Bunun üzerine hem tanık hem de avukatlar bu duruma tepki gösterdi.
Hazırol vaziyetinde ifade
Diğer tanıklar tarafından eli sopalı olduğu ve o gece birçok kişiyi darp ettiği ifade edilen Serkan Kavak tanık olarak ifade verdi. İfadesinde ‘sopanın eline yanlışlıkla geçtiğini ve kimseyi darp etmediğini’ belirtti.
Eskişehir’de başka bir davada sanık olan polis memuru Selçuk Bal’ın ifadesini hazırol vaziyetinde vermesi ve kısa cümleler kurması gözden kaçmadı. Bal, ‘Doğukan Bilir dışında kimseyi görmediğini’ savundu.
‘Bir anne buna nasıl dayanır?’
Tanıkların dinlenmesi sonucunda söz alan anne Emel Korkmaz, ‘Dün anneler günüydü. Ben sabahtan beri çocuğumu katleden kişilerle aynı havayı soluyorum. Soruyorum bir anne buna nasıl dayanır?’ dedi. Baba Şahap Korkmaz ise ‘Benim çocuğumun elinde hiçbir cisim yoktu ama onlar küçüçük çocuğa saldırdılar. Hiç mi vicdanınız sızlamadı?’ diye konuştu.
250 kişilik konferans salonunda görülen duruşmada salonun hınca hınç dolu olması ve duruşmanın 14 saatten fazla sürmesi ilerleyen saatlerde ortamın gerilmesine neden olsa da mahkeme heyeti ve Ali İsmail’in avukatı Ayhan Erdoğan’ın çabaları doğrultusunda herhangi bir olay yaşanmadı.
Sıkı güvenlik önlemleri tepki çekti
Dava öncesi ve sırasında sıkı güvenlik önlemleri devam etti. Ali İsmail Korkmaz’ın ikinci duruşması süresince 1900 polis, 4 TOMA ve 1 helikopter görev yaptı. Sıkı güvenlik önlemlerine milletvekilleri ve davaya destek için şehir dışından gelen kişiler tepki gösterdi.