AK Parti tarafından Cumhur ittifakına davet edilen Yeniden Refah Partisi’nin bağımsız hareket etme kararı, bu bakımdan geçen günlerde bir çatlak oluşturdu. Bu çatlak, dün Erbakan’ın fikir değiştirip Cumhur ittifakına katılmasıyla dolduruldu. Ama yaşanan gidiş geliş bile bir dizi soru ve tartışma yarattı; saf, kendiliğinden bir araya gelme söz konusu olmadı. İlk kırılganlık buydu.
İktidar cephesinin ikinci zayıf noktası, HÜDA-PAR tartışmalarıyla ortaya çıktı. HÜDA-PAR iki siyasi ağırlık merkezine sahip: “İnanç/ahlak ve Kürt meselesi”… Muhafazakarların alışık olmadıkları bu terkip, BBP ve MHP bakımından bir rahatsızlık kaynağı oluşturuyor. Rahatsızlığı BBP Genel Başkanı açık bir şekilde dile getirdi. Cumhur ittifakının milliyetçi gömleği, sağ cenahtan da olsa, Kürt hassasiyetini temsil eden bir siyasi söylemi doğal olarak dışlıyor.
Cumhur’da bir başka kırılganlık, AK Parti’yle ilgili cazibe azalışını ima eden kimi gelişmelerden kaynaklanıyor. Mehmet Şimşek’in, Erdoğan’ın davetini kabul etmemesi bu konuda tipik örnek oluşturuyordu. Bu ve benzer haller, muhafazakar kesimin kimi katmanlarında, iktidarın çekiciliğiyle, seçim kazanma gücüyle ilgili kimi sorular sorduruyor, hatta bir “kaçış havası” yaratıyor.