Kongrede MKYK’nın belirlenmesinde Erdoğan faktörü tartışmasız bir şekilde (etkili değil), belirleyici oldu. Buna paralel olarak “fabrika ayarlarını” temsil ettiği düşünülen kritik isimler Ali Babacan, Mehmet Şimşek, Beşir Atalay, Bülent Arınç, Sadullah Ergin gibi “ağır toplar” liste dışı kaldı. Buna paralel olarak fabrika ayarları ve liyakat esası yerine, sadakat kriteri esas alındı.
Kongre sonrasında oluşturulan MYK’da ise bu görüntünün kısmen değiştiğini gördük. Bu kez Davutoğlu’nun tercihleri öne çıktı ve Erdoğan ile Davutoğlu arasında ortak bir nokta oluştu. Bu durumu, MYK’yı ve görev dağılımını bir tür sadakat-liyakat dengesi ve fabrika ayarlarına dönme hamlesi olarak değerlendirmek gerekir.
Milletvekili listeleri bu açıdan bir adım daha atıldığına işaret ediyordu. Parti içi büyük tartışmalara yol açan, piyasalarda endişeli tepkiler ve bekleyişler üreten ekonomi meselesine dair işaretler taşıyordu listeler. Ali Babacan ve Mehmet Şimşek’in tekrar aday gösterilmeleri, Davutoğlu’nun ekonomiyi onlara teslim edeceği sinyalleri, çözüm sürecinin önemli ismi Beşir Atalay’ın geri dönüşü altı çizilmesi gereken önemli gelişmelerdir. AK Parti’nin önümüzdeki dönem politikalarına ilişkin görece umut verici adımlardır.
Bu görüntünün AK Parti imajına etkisi olduğu, istikrar fikrini beslediği oranda seçimlere etki yapması şaşırtıcı olmaz.