İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Akkuyu Nükleer Santrali’ni işletecek Rosatom’un iştiraki Akkuyu Nükleer’in, santralin şu ana kadarki müteahhitlik işlerini yürüten IC İçtaş İnşaat’ın ortak olduğu şirketin sözleşmesini feshederek, müteahhitlik işlerini tamamen Rus ortaklardan oluşan bir şirkete devretmesine tepki gösterdi.

İki hafta önce dördüncü reaktör ünitesinin temeli atılan Akkuyu Nükleer Santrali’nin gelecek yıl devreye girmesi planlanıyor. Santralin şu ana kadarki mühendislik, satın alma ve inşaat işlerini 2019’dan bu yana IC İçtaş İnşaat’la Rus şirketi Konsern Titan-2’nin ortak olduğu şirket yürütüyordu.
Akkuyu Nükleer’in cumartesi günkü açıklamasında, inşaat işlerinin TSM Enerji İnşaat Sanayi Limited Şirketi’ne devredildiği duyurulmuştu: “Proje yönetimi tarafından Akkuyu NGS Projesi’nde çalışmalarını tamamlayan IC İçtaş İnşaat Sanayi ve Ticaret AŞ ile yapılan sözleşme feshedilmiş, inşaat sürecinde yer alan proje katılımcılarının yeniden yapılandırılmasına karar verilmiştir.”
Bunun yanında Rus tarafının, iş güvenliğinin sağlanmaması, gecikme ve usulsüzlük gerekçesiyle fesih ihtarnamesi gönderdiği ortaya çıkmıştı.
İçtaş, bunun Türk şirketlerinin varlığını azaltmak için kasıtlı yapıldığını kaydetmişti.
Akşener, bakanlığa seslendi: Gerekirse millileştirin
Akşener, Twitter hesabı üzerinden ‘hukuksuz’ olarak nitelediği fesih işleminin ‘Türk şirketinin tasfiye edilerek Türkiye’nin nükleer enerji alanındaki gelişimini engellemek anlamına geldiğini’ söyledi.
İYİ Parti lideri şunları dedi: “Bu kabul edilemez. Rusya’yla kurulan asimetrik ilişki biçimi artık sürdürülebilir olmaktan çıkmıştır. Enerji Bakanlığı’nı, konuyla ilgili millî sorumluluğunun bilinciyle hukuki yetkilerini ivedilikle kullanmaya ve gerekirse santrali millîleştirmek üzere gerekli adımları atmaya davet ediyorum.”
Kılıçdaroğlu: Türkiye, Rusya’ya bağımlı
Gazeteci Murat Yetkin’e konuşan Kılıçdaroğlu’ysa Türkiye’nin enerjide Rusya’ya bağımlı hale geldiğini söyledi:
- Akkuyu’ yap-işlet-sahip ol” yöntemiyle dünya üzerinde ikinci örneği olmayan bir modelle inşa ediliyor. Akkuyu’nun yapımı, işletimi ve sahipliği yüzde 99,2 oranında Rusya devlet şirketi Rosatom’a ait.
- Bittiğinde Türkiye’nin elektriğinin yüzde 10’unu karşılaması bekleniyor. Türkiye ithal ettiği doğal gazın yüzde 35’ini de Rusya’dan alıyor. Doğalgazla birlikte Türkiye’nin enerjide büyük ölçüde Rusya’ya bağımlı hale geldiği görülüyor.
- Dünyanın en pahalı elektriğini alacağız; 15 yıl boyunca kilovatsaat başına 12,25 dolar- ki bu tutar 15,83 dolar-sente çıkabilecek. Çok yüksek bir fiyat garantisi. Deniyor ki, şimdi kriz var, Avrupa’da 14 sent olacak. Akkuyu’ya verilen garanti 2040’a kadar sürüyor. 2040’a kadar yenilenebilir enerjide büyük bir dönüşüm yaşanacak. Yenilenebilir enerjide maliyetlerin sürekli düştüğü de bir gerçek. Bunu dahi öngöremeyen bir yönetim var.
- Dolayısıyla 12,35 sent üzerinden verilen garanti, yıllar içinde katlanarak artan büyük bir külfete neden olacak. Kaldı ki bugün bile kamuya ait EÜAŞ santrallerinde üretilen elektrik fiyatının çok üzerinde. Şu da bir gerçek: bugün Türkiye’de elektrik maliyetinin yüksek olmasının başlıca nedeni iktidarın uyguladığı yanlış para politikası.
- Türkiye’de elektriğin yarısı ithal girdili, doğal gaz ve ithal kömür girdili santallerde üretiliyor. Dolayısıyla Türk Lirası değer kaybettikçe elektrik üretim maliyeti de artıyor. Ve bu süreç 2040’a kadar devam edecek.
- Nükleer teknolojisi verseler, hadi neyse diye kabul edeceğiz. Meclis’te görüşülürken ısrar ettik, teklif verdik nükleer enerji üretimi teknolojisi koşulu eklensin diye. Ama AK Parti kabul etmedi. İnşaat teknolojisi tamam, ama nükleer teknoloji paylaşılmıyor. Tesiste Türk mühendislerini, teknisyen ve işçilerin alınmadığı bölümler var.
- Bir de atık sorunu var. Enerji üretimi başladığında nükleer atıklar ne olacak? Nasıl saklanacak? Onu da bilmiyoruz. Bu konuda da kamuoyuna açıklama yapılması gerekir.
- Rusların bu yeni nesil santrali, ilk defa yapılıyor. Aynı santral Rusya’da yapılsa, teknoloji transferi de olmadığına göre ve biz elektriği doğrudan Rusya’dan alsak kilovatsaati 12,35 sentten ucuza gelirdi. Çünkü o süreç uluslararası rekabete açık olurdu. Bugün böyle bir şansımız yok.
- Düşünün ki sizin ülkenizde nükleer santral yapılıyor, sahibi başkası, işleticisi başkası, üstelik bir süre sonra size de devretmeyecek, tamamen onun malı. Dünyada ilk ve tek. Kendi ülkenizdeki elektrik santralinde sözünüz geçmiyor gibi bir durum yaşanıyor.
Putin’in jesti…
29 Temmuz’da, Bloomberg ajansına konuşan yetkililer, Rusya’nın Akkuyu nükleer santrali yatırımı için Türkiye’ye üç haftada 15 milyar dolar göndereceğini söylemişti. Rosatom’un, gelen paranın bir bölümünü vadesi gelen ödemeler için kullanacağı, geri kalanını da iki yıl boyunca Türkiye’de tutacağı kaydedildi.
Bunun, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in tahıl koridorundaki arabulucu rolü nedeniyle Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a jesti olduğu söylenmişti.
Bu haber, dolar/TL’nin dalgalanmasına neden olmuştu.
İçtaş, aynı zamanda Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve New York’taki Türkevi gibi projelerin de müteahhidi yani hükümete yakın bir firma. İçtaş, şikayetlerini Enerji Bakanlığı’yla Cumhurbaşkanlığı’na da iletmiş ama şimdilik ses yok.
Mersin Akkuyu’da 20 milyar dolar yatırımla kurulacak santral toplam 4,800 MW elektrik üreten dört reaktörden oluşacak. Santral, tüm reaktörleri faaliyete geçtiğinde Türkiye’nin enerji üretiminin yaklaşık yüzde 10’unu sağlayacak.