Yakışmadı Haşim Bey. Ayıp oldu. Sömürge valisi edasıyla yaptığınız konuşma, sizin müktesebatınıza yakışmadı.
Siz ki rejimin bekçiliğini yapan, zaman zaman demokrasiye ayar veren Anayasa Mahkemesi profilinden rahatsızdınız. Asker vesayetine karşı olduğunuz kadar yargı vesayetini de doğru bulmuyordunuz. Doğru bulmadıklarınızı şimdi siz yapıyorsunuz.
… Haşim bey konuşurken kürsüde Yekta Güngör Özden mi var diye düşündüm. Ama yok. Kürsüdeki bizim, ‘Demokrasinin teminatı’ olarak gördüğümüz Haşim Kılıç vardı.
Evine buyur ettiği misafirlerine, bayramlık ağzını açan ev sahibi edasıyla konuşuyordu. Başbakan’ın yüzüne karşı ‘Sığ yaklaşım’ diyor, Kılıçdaroğlu diline sarılıp, ‘Gömlek değiştirmekten’ söz ediyordu.
Bir an kendimi çimdikleme gereği hissettim. Ben mi yanlış görüyorum yoksa, kürsüde gerçekten de Haşim Kılıç mı var diye düşündüm.
Değdi mi Haşim Bey… 40 yıllık dostların Cumhurbaşkanı Gül, Meclis Başkanı Çiçek ve Başbakan Erdoğan yoktu resepsiyonda. Siz yeni mahallenizin sakinleri olarak Kılıçdaroğlu ile birlikte kutladınız kuruluş yıldönümünüzü.
Erdoğan’a hakaret ettiniz ya sizi alkışlayacaklar Haşim Bey. Yılın hukuk adamı seçip, yere göğe sığdıramayacaklar. Belki Cumhurbaşkanı adayı olarak isminizi dolaştıracaklar. İşin gerçeği, sizin sırtınızdan AK Parti’ye savaş açıp, Erdoğan’la hesaplaşacaklar. Sonra…
Sonra sizi bir kenara buruşturup atacaklar. Bizden elveda. Yeni mahalleniz size hayırlı olsun Haşim Bey.