Türkiye’deki 10 aile hekimliğinden sadece biri tamamen yeterli; giriş ve çıkışı ayrı, triyaj/izolasyon alanı bulunan aile hekimliği oranı da aynı. Şehir hastanelerine ödenen bir yıllık kira bedeliyle 16 bin sağlık ocağı inşa edilebilir.

Türk Tabipleri Birliği (TTB), ‘Aile Hekimliği Pandemi Anketi Nisan 2021’ sonuçlarını çevrimiçi bir basın toplantısıyla kamuoyuna duyurdu.
Sonuçlar satır başlarıyla şöyle:
Mart ayında 58 ilden 845, nisan ayında da 43 ilden 478 aile hekiminden alınan verilere göre;
*Vaka sayısı mart ayında bir önceki aya göre yüzde 76, nisan ayında bir önceki aya göre yüzde 87 oranlarında arttı.
*Çift doz aşılı olup COVID-19 geçiren hasta sayısı oranı mart ayında yüzde 11, nisan ayında yüzde 40 oldu.
*ASM’lerde COVID-19 geçiren sağlık çalışanı oranı yüzde 76’ya yükseldi.
*Aile hekimlerinin yüzde 92’si aşılanmış olmasına karşın; mart ayında 10 binde 12 olan COVID-19 geçiren aile hekimi sayısı, nisan ayında 10 binde 45’e tırmandı.
*Varyantlı hastası olup olmadığı sorusuna aile hekimlerinin yüzde 9’u “Evet” ve yüzde 35’i “Hayır” yanıtı verirken; yüzde 6’sı ise “Bilmiyorum” dedi.
ASM’lere ilişkin elde edilen verilere göre ise;
*Her 10 ASM’den sadece biri tamamen yeterli; bekleme alanları dar ve havalandırmasız.
*Her hekim için ayrı bir muayene odası olmayan ASM’ler var.
*Ebe ve hemşireler için ayrı bir oda olan ASM oranı yüzde 23.
*ASM’lerin yarıdan azı tek katlı ya da müstakil binalardan oluşuyor.
*Sobayla ısınan ASM’ler var.
*Her 10 ASM’den sadece birinin giriş ve çıkış için ayrı kapısı var.
*Her 10 ASM’den sadece birinde ayrı bir triyaj/izolasyon alanı var. Yer olmadığı için ASM’lerin yarısında triyaj/izolasyon yapılamıyor.
*ASM’lerdeki aşı odaları, aşı dolapları, jeneratörler yetersiz.
*ASM’lerin önemli bir bölümünde dinlenme alanı veya mutfak dahi yok.
*Bakanlık yeni ASM yapmadığı gibi, sahibi olduğu binalarda da tadilat yapmıyor. Son üç yılda sadece bir ASM yapıldı.
*Şehir hastanelerine ödenen bir yıllık kira bedeliyle 16 bin ASM inşa edilebilir.
TTB Merkez Konseyi II. Başkanı Doç. Dr. Ali İhsan Ökten, TTB Genel Sekreteri Prof. Dr. Vedat Bulut, TTB Merkez Konseyi üyesi Dr. Kazım Doğan Eroğulları ile TTB Aile Hekimliği Kolu Başkanı Dr. Emrah Kırımlı, Kol Sekreteri Dr. Sibel Uyan ve kol üyesi aile hekimleri katıldı.
Toplantının açılışını yapan TTB Aile Hekimliği Kolu Sekreteri Dr. Sibel Uyan, COVID-19 pandemisiyle birlikte görünür hale gelen aile sağlığı merkezlerindeki (ASM) sorunların, özellikle aşılama sürecinin başlamasıyla had safhaya çıktığını kaydetti.
TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Şebnem Korur Fincancı, iktidarın şeffaflıktan yoksun yaklaşımına karşı, TTB verilerinin büyük önem taşıdığını söyledi. Fincancı, gerek ASM’lerin fiziksel eksiklikleri gerek vaka sayıları konularında sahadan yapılan aktarımların gerçek tabloyu gözler önüne serdiğini belirtti.
TTB Merkez Konseyi II. Başkanı Doç. Dr. Ali İhsan Ökten, salgınla mücadelenin kamusal ve korucuyu sağlığı önceleyen bir sağlık politikasıyla yürütülebileceğinin altını çizdi.
TTB Genel Sekreteri Prof. Dr. Vedat BulutD ise aşılamadaki gecikmenin varyantların gelişimine ve salgının yayılmasına yol açtığını dile getirdi.
TTB Merkez Konseyi üyesi Dr. Kazım Doğan Eroğulları da salgın politikasının ‘yönetmeme’, aşılama politikasının da ‘aşılamama’ olarak özetlenebileceğini ifade etti. 55 yaş ve üzeri için aşılamanın duyurulduğuna fakat randevu sisteminin kapatıldığına dikkat çeken Eroğulları, buna bağlı olarak ASM’lerde büyük bir kaos yaşandığını ve yurttaşlar ile sağlık çalışanlarının karşı karşıya getirildiğini vurguladı.
Basın toplantısında son sözü alan Dr. Şebnem Korur Fincancı aşılamanın önemini bir kez daha vurguladı. Aşı dayanışması adı altında kurulan COVAX’ın temin sorunu nedeniyle gerçekçiliğinin olmadığını söyleyen Korur Fincancı, “Temin sorununun patentlerle doğrudan ilişkili olduğunu unutmamak gerekiyor. Eğer gerçek bir dayanışma olacaksa, patentlerin tümüyle kaldırılmasını hep birlikte talep etmeliyiz” dedi.