17 Aralık yolsuzluk operasyonu sonrası ekonomi bakanlığından istifa eden Zafer Çağlayan’a İranlı işadamı Rıza Sarraf tarafından İsviçre’den getirilen saat için kesilen 213 bin 300 lira cezayı yatıran ismin Sarraf’ın ‘çantacısı’ Murat Yılmaz olduğu ortaya çıktı.
Çağlayan, Meclis soruştuma komisyonunda 700 bin liralık Patek Philippe 5101 G marka saat hakkında, ‘yoğun çalıştığı için’ alımı Sarraf’tan ‘rica ettiğini’ ama ‘parasını kendisinin ödediğini’ söylemişti.
İnceleme Maliye Bakanlığı’na yapılan ihbarla başladı
Hürriyet’ten Arda Akın’ın haberine göre, saatin gümrükten geçişi sırasında vergi ödenmemesi nedeniyle başlayan sorunlar, Maliye Bakanlığı’na yapılan bir şikayet üzerine başladı.
Ankara’da yaşayan C.E isimli bir vatandaş, 7 Mart 2014 tarihinde Maliye Bakanlığı Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı’na dilekçeyle başvurdu. C.E., 700 bin TL değerindeki saatin 25 Eylül 2013’te Türkiye’ye getirilişi sırasında ithalat vergisinin yanı sıra KDV ve ÖTV’nin ödenmediğini, beyanda da bulunulmadığını belirterek, devletin bu nedenle 260 bin TL zarara uğratıldığını söyledi; Çağlayan’dan vergilerin tahsilini istedi. C.E, dilekçesinde ihbar ikramiyesinin de kendisine ödenmesini talep etti.
İhbarı değerlendiren vergi müfettişlerinin incelemesi sonunda, Maliye Bakanlığı, 7 Nisan 2014 tarihinde 213 sayılı Vergi Usül Kanunu, 4458 sayılı Gümrük Kanunu ile 3065 sayılı KDV Kanunu‘nun ilgili maddeleri uyarınca ‘ihbar dilekçesindeki hususların Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nca değerlendirilmesi gerektiğine’ sonuç ve kanaatine vardı.
Gümrük Bakanı iddiaların incelenmesini istedi
Dosyanın o tarihte Gümrük ve Ticaret Bakanı olan Hayati Yazıcı’nın önüne gelmesinin ardından, Yazıcı 23 Mayıs 2014 tarihinde bakanlığın Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı’na bu konuda yazılı bir talimat verdi. Yazıcı, bu talimatta “Zafer Çağlayan’ın kullandığı saatin Murat Yılmaz adlı kişi tarafından İsviçre’den getirildiği” yolundaki iddiaları ve Çağlayan’ın “saatin kendisi tarafından satın alındığını, ancak yurda başkasının getirdiğini” söylediğini hatırlattı. Yazıcı, “söz konusu saatin ülkeye sokulması işleminin gümrük mevzuatı açısından incelenerek makama 10 gün içinde bilgi verilmesini” istedi.
‘Saatin sertifikasında Çağlayan’ın adı yazıyordu’
Olayı araştıran gümrük müfettişleri saati İsviçre’den getiren ve Zarrab’ın denizcilik şirketinde yat kaptanı olarak çalışan Murat Yılmaz’ın ifadesine başvurdu. Yılmaz, 30 Mayıs 2014’te verdiği ifadede, saati Reza Sarraf’ın ricası üzerine İsviçre’den aldığını belirterek şöyle dedi:
“Patek Phillippe firmasına gittim. İşverenim tarafından adı verilen Elçin hanımla görüştüm. Almam gereken bir saat olduğunu söyledim. Kendisi yerinde olmadığından başka bir yetkili bayan aracılığıyla söz konusu saati gerekli teslim tutanaklarının şahsım adıma düzenlenmesiyle teslim aldım. Saatin ödemesinin kimin tarafından yapıldığını şirkette çalışan biri olarak bilmem mümkün değil. Ben teslim alma prosedürünü uyguladım. Saatin teslimatı sırasında garanti sertifikasının sayın bakanımız Zafer Çağlayan adına düzenlenmiş olduğunu gördüm. Fakat taşıma ve çıkış işlemleriyle alakalı diğer makbuz tarafıma kesilmiştir. Daha sonra saati İstanbul’a değil Ankara’ya götürmemi istediler. Sertifikada Zafar Çağlayan’ın isminin yazdığından saatin gerçek sahibinin sayın bakanımız olduğunu anlamak mümkün. Sonrasında yapılan telefon görüşmeleri sonrası saati havaalanında adını hatırlamadığım birine teslim ettim.”
‘Saat hediye aldığımı söyleyen namerttir’
Eski bakan Zafer Çağlayan, 30 Mart yerel seçimleri öncesinde AKP’nin Mersin mitinginde “Eğer bir saat hediye almışsam ve saat aldığımı, saat verildiğini kim söylüyorsa namerttir, edepsizdir, ahlaksızdır” demişti.