Davutoğlu, kendini aklamak için 7 Haziran seçimleri sonrasındaki sürece dair gerçekleri de karatmaya çalışıyor. Davutoğlu’nun söylediklerine bakılırsa AKP’nin tek başına hükümet olma çoğunluğunu kaybettiği 7 Haziran 2015 seçimlerinden sonra koalisyon kurulması için ellerinden geleni yapmış ama muhalefet yanaşmadığı için yeniden seçime gitmek zorunda kalmış! Oysa o süreci az buçuk takip eden herkes AKP ve Erdoğan’ın bu koalisyon görüşmelerini sadece bir oyalamaca olarak kullandıklarını ve bu süreçte savaş ve kaos planını devreye sokarak ülkeyi seçime götürdüklerini hatırlayacaktır.
10 Ekim 2015’te IŞİD’in Ankara’daki Barış Mitingi’nde yaptığı katliamdan sonra “Oylarımızda yükseliş trendi var” diyen Bahçeli ya da Perinçek miydi?
Yine seçim meydanlarında o dönem HDP Eş Başkanı olan Demirtaş’ı “Kendisi siyaset yapıyor, kardeşi dağda terörist” diyerek hedef gösteren bugün siyasi tutuklamalara karşı olduğunu söyleyen Davutoğlu değil miydi?
Biz hangi Davutoğlu’na inanacağız; bugün Tahir Elçi cinayetinin siyasi bir suikast olduğuna inandığını söyleyen Davutoğlu’na mı, yoksa dün bu iddiaları gündeme getirenlere “Tahir Elçi’ye dönük devletin bir provokasyonu varmış gibi bir tutum takınırsanız, bu hem ülkeye barış getirmez hem de siyasal anlamda bedeli olan bir tutumdur” diyerek tehdit eden Davutoğlu’na mı?