HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, 1 Mayıs kutlamalarının ‘izinli’ olduğu Bakırköy Cumartesi Pazarı’ndaki miting alanına ilerleyen HDP kortejine yönelik polis saldırısını 1977 yılındaki 1 Mayıs’ın ‘provası’ olarak niteledi.
Yüksekdağ, “Kitle soğukkanlılığını korumasaydı, belki şu an burada ölüm haberlerini veriyor olacaktınız” sözleriyle gazetecilere yaşananları anlattı.

Fotoğraf: DHA
Tarihe ‘Kanlı 1 Mayıs’ olarak geçen ve Taksim’de 1 Mayıs 1977 tarihinde gerçekleşen kutlamalarda 34 kişi hayatını kaybetmişti.
Sabah saatlerinde Bakırköy’de 1 Mayıs kutlamalarının gerçekleşeceği Cumartesi Pazarı alanına giren HDP kortejine polis saldırmıştı. İddiaya göre HDP’lilerin üç kez aranmak istemesi üzerine tartışma büyürken, ikinci arama noktasında polis gaz bombaları kullanmış, bir kişi yaralanarak hastaneye kaldırılmıştı. HDP kortejinde partinin eş genel başkanı Figen Yüksekdağ da bulunuyordu.
‘Polis mesaj veriyor’

Fotoğraf: Twitter
Amedspor pankartı nedeniyle 15 kişinin alana girmesine izin verilmediğini aktaran Yüksekdağ, “İnsanların adeta kendilerinin askeriymiş, robotuymuş gibi tek tip alana girmesini istiyorlar. Böyle bir faşist anlayış olamaz. Alana giriş noktası daracık bir koridor ve her taraf polis bariyerleriyle kapatılmış durumda. Adeta 1977’nin provası anlamına gelecek bir müdahale gerçekleştiriliyor. Kitle soğukkanlılığını korumasaydı, belki şu an burada ölüm haberlerini veriyor olacaktınız” dedi.
‘Müdahale özellilkle HDP kortejine yönelik’
“Hiçbir müdahale, hiçbir karanlık engel ve barikat halklarımızın yan yana gelmesine engel olamayacak” diyen Yüksekdağ, alandaki görevli polislerin kendilerine ‘Burası Türkiye, burada bayram kutlayamazsınız. Yan yana gelemezsiniz’ mesajı verdiğini savundu.
Yüksekdağ şöyle devam etti: “İzinli bir 1 Mayıs alanını dahi kana bulamak için ellerindeki her fırsatı sonuna kadar kullanıyorlar. Bugün buraya gelen insanlar, böyle bir saldırıyı asla hak etmiyor. Polisin müdahalesi özellikle HDP kortejine yönelik. Buna rağmen bizler işçilerle, emekçilerle ve halklarımızla beraber emek, barış ve demokrasi için bugün ve yarın bir araya geleceğiz.”