Bir tarih otoritesi olarak kabul edilen Ortaylı bu otoritesiyle bir iktidar mı kuruyor, yoksa başkalarının iktidarının basit bir sözcüsüne dönüşmeyi mi tercih ediyor mesela? Temsil ettiği iktidar mülteci konusunda söylediğinden hiç de hoşnut olmayacak mevcut hükümet, hatta devlet iktidarı olmadığına göre Ortaylı nasıl bir iktidara oynamış oluyor?
Kısa bir hatırlatma yapmak gerekirse, 2022’de katıldığı bir televizyon programında “Türkiye’nin mültecilere ihtiyacı var. Çünkü yaşlanıyoruz. Bizi dünyadaki kültürel azınlıklarımız koruyacak” demiş olan Ortaylı, hatta başka bir programda Türkiye’de Afgan göçmenler olmasa tarımın biteceğini olabildiğince mantıklı şekilde savunan Ortaylı, geçtiğimiz günlerde bütün bu analizlerini unutmuş gibi neresinden bakılırsa skandal bir açıklamada bulundu.
“Mültecilerin gönderilmesi gerektiğini düşünüyorum. Kendi memleketini savunamayan bir kitleyi ben niye vatandaş kitlesi yapayım? Burası güllük gülistanlık bir yer de değil. O zaman ben bu adamları yarın bir gün orduya alacağım. Alabilecek miyim?” diyen Ortaylı’nın sözlerinin tamamı skandal ama tabi en fazla dikkat çekeni “Kendi memleketini savunamayan bir kitle” kısmı. Çünkü “kendi vatanını savunamayıp kaçan” ifadeleri üzerinden mevzu açıldığında birincisi, Türkiye’deki Suriyelilerin memleketlerini kime karşı savunacakları faslını aptala anlatır gibi tekrar tekrar anlatmak gerekiyor.
Anlatalım o zaman: Ülkeleri başka bir ülke tarafından işgal edildiği için Suriye halkı memleketini bırakıp kaçmadı. Onlara gelmekte olan bir düşmanın saldırılarına karşı bir süre tanındı da onlar memleketlerini işgalci bir güce de terk edip kaçmadılar. Suriyeliler bizzat kendi başlarındaki devlet tarafından yoğun saldırıları ve katliamlara maruz kaldılar, evleri yıkıldı, birçoğu öldü, kalan sağlar havadan, karadan kendi devletleri tarafından yapılan bombardımandan kaçıp canlarını kurtardılar. Savaşacakları ne bir silahları ne de karşılarında dışarıdan gelen bir düşman vardı. Kendilerini korumak durumunda olan bir ordu silahlarını kendilerine doğrulttu. Aynı ordu İran, Rusya ve ABD’den de kendi halkını katletmek üzere yardım aldı.