Depremin ilk saatlerinden başlayarak devam eden büyük başıbozukluk tablonun daha ağırlaşmasına neden oldu.
Erdoğan alışagelenin aksine az ve kısa konuştu. İki kez kameraların karşısına geçti. Yine ekrana yazılanı okudu. İlkinde her şeyin kontrol altında olduğunu ve süratle yaraların sarılmaya başlandığını ifade etti. İkinci konuşma için 24 saat bekledi. Tablo daha da ağırlaştı. 10 ille ilgili yeni kararlar açıkladı. Erdoğan “Depremin yaşandığı 10 ilimizi, genel hayata etkili afet bölgesi olarak ilan ediyoruz” dedi. Buna bir de yine 10 ili kapsayacak şekilde OHAL ilan edildiğini de eklemeyi ihmal etmedi. Erdoğan’ın diğer bir hamlesi de iki uçağını yardım taşımak için vermesi oldu.
Anlaşılan o ki ne Erdoğan yıkımın fotoğrafını ilk saatlerde göremedi. Ya da Erdoğan’a gösterilmedi. Yoksa durumun vahametini anlatmak için bu kadar saat beklemezdi.
Tek adam Erdoğan’ın imzası ve talebiyle hareket etmeye alışık devlet bürokrasisi hareket edemedi. Gerçi hazırlığı da yoktu ama çok fazla ne yapacağını de bilemedi. Kızılay’dan, Ulaştırma Bakanlığı’na kadar her kademede aynı durum vardı. Hızlı hareket etmek için getirildiği söylenen başkanlık rejimi devleti kilitledi.