Cumhuriyet Vakfı Başkanı ve imtiyaz sahibi Orhan Erinç, gazeteye yapılan operasyonla ilgili umutsuzluğa kapılmayacaklarını belirterek, “Karamsarlığa da hakkımız yok. ‘Tehlikenin farkında mısınız?’ manşetinden bu yana görevimizi yapıyoruz. Gazeteciliğe ve görevimizi yapmaya da devam edeceğiz” diye konuştu.
‘FETÖ ve PKK terör örgütlerine üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek’ suçlaması üzerine gazetenin 13 yazar ve yöneticisi gözaltına alınmıştı.
Erinç hakkında da gözaltı kararı verilmiş ancak yaşı nedeniyle karar uygulanmamıştı.
‘KHK’lar sıkıyönetimi geride bıraktı’
Birgün’den Erk Acarer’e konuşan Erinç, sıkıyönetim dönemlerinde bile bu türden baskıların yaşanmadığını belirterek, “Gazeteciliği ve Cumhuriyet’i kendi kafalarında yarattıkları tanıma uydurmaları mümkün değil” dedi.
Erinç, darbe dönemlerindeki uygulamaları hatırlattı: “12 Mart’ta da Cumhuriyet kapatıldı ve yazarları gözaltına alındı. 12 Eylül 1980 darbesinden sonra da baskılar sürdü. O dönem Cumhuriyet’in sorumlu yazı işleri müdürüydüm. 13 Eylül 1980 günü gazetede bu görevle benim imzam bulunuyordu. Sıkıyönetim yasası haberde kast arıyordu. ‘Kast-ı mahsus’ denilen yasa vardı. Yani, ‘Bu haberi neden yaptın?’ diye soruluyordu. Oysa bugün haberi yazmak bile ‘Terörle Mücadele Yasası’ kapsamında suç sayılıyor. Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ile yapılan yasalar sıkıyönetimi geride bıraktı. Sıkıyönetim yasası bile önümüzde daha demokratik yasa olarak duruyor.”
‘Biz gazeteciyiz, gazete yapmayı biliyoruz’
Kimsenin Cumhuriyet’ten kendi anlayışlarına göre bir tanım ve çizgi çıkaramayacağını aktaran Erinç, “Biz gazeteciyiz, gazete yapmayı biliyoruz. Bir tepki gösterilecekse gazetede gösterir, bilgi verilecekse gazetede veririz. Onun dışındaki eylemler konusunda amatörüz. Manşetini atarsın, yazını yazarsın, fotoğrafını çekersin. Bildiğimiz yol bu. Gerisi, siyasi partilerin, sendikaların, demokratik kitle örgütlerinin görevi” diye konuştu.
Erinç sözlerini şöyle bitirdi: “Evet, Türkiye’nin iyi bir yere gitmediği belli. Bir gerçekle karşı karşıyayız. Ne var ki karamsar olmaya ve umutsuzluğa hakkımız yok. ‘Tehlikenin farkında mısınız?’ manşetinden bu yana görevimizi yapıyoruz. Gazeteciliğe ve görevimizi yapmaya da devam edeceğiz.”