Uzmanlar, TL’de dünkü değer kaybının ölçülü olmadığını belirtirken faiz artışının gelebileceğine işaret etti.

İktidar, uzun süredir düzenlemeler ve Merkez Bankası’nın ‘arka kapı’ satışlarıyla dövizi baskı altında tutmaya çalışıyordu. Seçimler sonrasıysa iktidar, döviz kurlarını serbest bıraktı.
Hazine ve Maliye bakanlığına Mehmet Şimşek’in atanmasıyla döviz kurları aralıksız artıyor. Dün, gün içindeki en büyük artış görüldü. Yüzde 7-8 artışlarla dolar 23’ü, avro 25’i geçti.
‘Kur şokunu’ değerlendiren uzmanlar, TL’nin kademeli olarak değer kaybetmesini beklediklerini ama bunun ölçülü olmadığını dile getirdi. Aralık 2021’dekine benzer bir şok beklemediklerini dile getiren uzmanlar fiyatların dengeye oturmasıyla oynaklığın düşeceğini söyledi. Uzmanlar ayrıca faiz artışına dikkat çekti.
‘Değer kaybının ölçülü olduğunu söylemek zor’
Ekonomim’den Şebnem Turhan’a konuşan Gedik Yatırım Baş Ekonomisti Serkan Gönençler şunları dedi:
*Seçimlerin ardından ekonomi yönetiminin hem ihracatı desteklemek hem de yıllık yüzde 60-70 temposuyla artan üketim malı ithalatını sınırlandırmak için TL’nin kademeli olarak değer kaybetmesine izin vermesi zaten beklenen bir gelişmeydi. Bununla beraber, kur korumalı mevduat (KKM) büyüklüğünün 125 milyar dolara ulaşması nedeniyle, TL’deki sert değer kayıpları kamu için çok büyük bir yük doğuracağından, bu değer kaybının ölçülü olması da gerekiyor.
*Ama kurda son birkaç günde görülen hareketin ölçülü olduğunu söylemek giderek zorlaşıyor. Bu hareket, Mehmet Şimşek’in atanmasıyla artan konvansiyonel ekonomi politikalarına dönüş beklentileriyle birlikte, Merkez Bankası’ndan bir faiz adımı atılması beklentilerini (olağanüstü bir toplantı da dahil olmak üzere) pekiştirebilir.
Aralık 2021’deki gibi olmaz
Marbaş Menkul Genel Müdür Yardımcısı Soner Kuru’ysa şunları söyledi:
*Seçim öncesi özellikle kurun belirli seviyelerde suni yöntemlerle baskılanmış olması orada bir miktar köpük oluşturmuştu. Mehmet Şimşek’in verdiği sinyaller üzerinden bir okuma yaptığımızda serbest piyasa mekanizması içinde kalınarak fiyatların olması gerektiği yere gelmesine izin verileceğini anlıyoruz. Bunu bir normalleşme olarak takip ediyoruz.
*Kur için birçok adil değer hesaplaması yapılabilir ama son bir buçuk yıllık perspektifte kurun, fiyatların genel seviyesi kadar yükselmediğini takip ettik. Bu yükseliş hareketinin Aralık 2021’dekine benzer bir atağa dönüşme ihtimalini çok düşük görüyoruz. Fiyatlar kendi dengesine geldikten sonra volatilite düşecektir. Önümüzdeki dönemde Merkez Bankası faizlerinin piyasa faizlerine yakın şekilde güncellenmesini bekliyoruz.