Avro bölgesinde Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) enflasyona karşı 11 yılın ardından faiz artırmasının bankaları nasıl etkileyeceği merak edilir oldu. Reuters’ın analizine göre durum kırılgan ve endişe verici.
Henüz Covid pandemisinin yaralarını saramadan Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle enerji kaynaklı sorunlar yaşamaya başlayan Avrupa Birliği’nde (AB) arayışlar sürüyor. Her iki sıkıntı nedeniyle enflasyonun tarihi yükselişe geçtiği AB’de, Rus enerji kaynaklarına bağımlılık sınırlandırılmaya çalışılıyor. Bu kapsamdaki en önemli adım ECB’nin faiz artırması oldu.
11 yıl sonra alınan bu kararın bankaları nasıl etkileyeceği tartışılmaya başladı. UBS ve Deutsche Bank’ın aralarında olduğu çok sayıda bankanın gelecek hafta açıklayacakları ikinci çeyrek bilançoları yatırımcılar için belirleyici olacak.
Yüksek faiz oranları, bankaların kredilerden sağladıkları faiz gelirlerini artıracak. Ama Reuters’da yer alan analize göre artan borçlanma maliyetleriyle zorlanan müşterilerin kredilerini geri ödeyememesi bankaları zora sokabilir.
Sorunun merkezinde Almanya var
Yatırımcıların zor koşullar nedeniyle temkinli davranması, bankaların yatırım ürünlerinin satışı ve anlaşmalardan daha az para kazanması anlamına geliyor. Özellikle Almanya’nın Rus enerjisine bağımlı olması ve ekonomisinin herhangi bir arz daralmasından göreceği ciddi zarar nedeniyle Alman bankaları sorunun tam merkezinde yer alıyor.
Kredi derecelendirme kuruluşu S&P’de analist olan Giles Edwards, Avrupa bankalarıyla ilgili endişelerin borçluların kredi geri ödemelerini ne oranda yapacağına bağlı olduğunu söyledi. Edwards sorunlu kredilerde büyük ve ani artış beklemese de, baskı olduğunu gösteren ‘erken uyarı işaretlerini’ yakından izlediklerini kaydetti.
Ciddi düşüş beklentisi
Kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s’in analistlerinden Michael Rohr, Alman bankalarının kredi kaynaklı zararları toparlamak için daha fazla provizyon ayırmak zorunda kalabileceğini söyledi. Analistler, son iki ayda birçok kriz yaşayan Almanya’nın en büyük bankası Deutsche Bank için kâr tahminlerini düşürdü ve sorunlu krediler için ayırdığı karşılıkların miktarına yönelik tahminleri yükseltti.
Rohr, Deutsche Bank için en büyük riskin ‘ciddi resesyon’ olduğunu söyledi. Almanya’nın kooperatif bankaları da bu yıl kredilerdeki azalmayla kârlarında ‘ciddi bir düşüş’ beklediklerini açıkladı.
‘Durumları kırılgan’
İspanya’da adının açıklanmasını istemeyen üst düzey bir ekonomi yetkilisi, bankaların genel olarak kırılgan olduğunu söyledi. Yetkili aynı zamanda temerrüde düşebilecek yakın izlemedeki çok sayıda krediye de dikkat çekti.
Yetkili, “Gerçek etkinin ne olacağını bilmiyorum ve bu beni endişelendiriyor” dedi. Siyasi krizle boğuşan İtalya’da devlet tahvillerine yönelik baskının artması bankaların sermaye birikimlerinin de aşınmasına neden oluyor. İtalya’nın Rus doğalgazına bağımlılığı ve çoğunlukla küçük işyerlerinden oluşan imalat sektörünün ağırlığı ülkede resesyon yaşanması ihtimalini artırıyor.