Salgının derinleştirdiği gelir kayıplarına karşı iktidar yeterli desteği sağlamadığı gibi uyguladığı politikaların toplumsal cinsiyet eşitliğini gözetmesine dair hiçbir hassasiyet de göstermiyor. Oysa ekonomik buhran ve pandemi birleşince işgücünün dışına ilk itilenler kadınlar oldu. Artan işsizlik zaten düşük olan ücretleri baskıladı. Eve kapanmalar toplumsal cinsiyet rollerini pekiştirdi, kadınların ev içi bakım ve hizmet sorumlulukları arttı. Pandemiyle pekişen bu iklim kadının sosyal hayattan koparılması eğilimini, emek sömürüsünü ve cinsiyet ayrımcılığını da besliyor.
Peki, ne yapmalı? Bu iklimi açık bir siyasi tercihle şekillendiren, bu düzende ısrar eden iktidarın yaşanan bu sorunları çözmeyeceği açık! Yapamayacağından değil, yapmamayı seçtiği için… Dolayısı ile her şeyden önce iktidardaki siyasi tercihlerin değişmesine imkân verecek, demokratik yollarla iktidarın değiştirilmesine dönük siyaset mücadelesini büyütmek gerekiyor.