ZEYNEP KARAARSLAN BAŞARAN
Yeni medya sanatçısı Refik Anadol’un New York şehrindeki MoMA’da açılan sergisi, olumlu yorumların yanında çok sert eleştirilerle de karşılandı.
Türkiye’nin sanat alanında öne çıkan isimlerinden Refik Anadol, New York’ta Museum of Modern Art’da (MoMa) ‘Unsupervised’ (Gözetmensiz) isimli sergisini açtı.
Türkiye’deki sanatseverler Anadol’un çalışmalarına yıllardır aşina. İlki 2012’de olmak üzere, Pilevneli’de üç ayrı sergi yapan Anadol’un 2018 yılındaki ‘Eriyen Hatıralar’ sergisini on bini aşkın sanatsever ziyaret etmişti. Pilevneli’de 2021’de gerçekleşen ‘Makine Hatıraları: Uzay’ adındaki kişisel sergisi yine geniş yankı uyandırmıştı.
2012’den bu yana Los Angeles’ta yaşayan ve on beş kişilik bir ekiple çalışmalarını sürdüren Anadol, yapay zeka ve veri bilimini kullanan bir yeni medya sanatçısı. Bu alanda dünya çapında bir çığır açtığı kabul ediliyor. Bu seneki Grammy ödüllerinde, Anadol’un bazı eserleri sahnede kullanıldı. ‘Unsupervised’ sergisini yakın zamanda Hollywood yıldızı Leonardo di Caprio da ziyaret etti.
Ne var ki, ABD’nin önde gelen sanat eleştirmenlerinden Jerry Saltz, Anadol’un sergisini tabir-i caizse yerden yere vurdu.
Jerry Saltz: Yarım milyon dolarlık ekran koruyucu
22 Şubat’ta Vulture isimli yayında çıkan yazısında, Saltz, Anadol’un eserlerine ‘yüceltilmiş lav lambaları’ dedi; sergiyi, kitleleri memnun edecek, sosyal medyada ‘like‘ üretecek bir vasatlık olarak nitelendirdi.
‘Unsupervised’da Anadol, MoMa’nın dev koleksiyonundaki eserlerden oluşan dijital veri tabanındaki meta datayı yapay zeka aracılığıyla yeniden yorumluyor. Saltz ise eserlere ‘narkotik bir puding‘, ‘yarım milyon dolarlık ekran koruyucu’ gibi sert ifadelerle yaklaşıyor.
Saltz’ın temel eleştirisi, eserlere bakmak keyif verse de, kısa bir süre sonra izleyenin artık neler görebileceğini kestirmesi, eserlerin tanıdık ve türetilmiş olması. “Bu bir arama motoru yaklaşımı, modernizmin tarihini hızlıca taramamızı sağlayan, içimizde pek bir şey tetiklemeyen bir ‘dataizm’” diyor.
Anadol’un beyanatlarını Silikon Vadisi çalışanlarının konuşmalarına benzetiyor ve “Metaverse’de yeni meditatif deneyimler için şiirsel algoritmalar yaratmak istediğini” söyleyen Anadol’a “Madem öyle Facebook’da çalış” diye karşılık veriyor.
Refik Anadol: Önyargılı ve sığ eleştiriler
Konuyla ilgili ilginç bir boyutsa Anadol’un kendi Twitter hesabında, yazılanlara kayıtsız kalmaması. Anadol, Saltz’ın yazısının çıktığı gün attığı tweet’te şöyle dedi: “Sevgili yapay zeka ile çalışan sanatçı dostlar, yapay zeka ile yapılmış sanatın sanat olduğunu artık teyit edebilirim☺ MoMa’daki eserimiz üç önyargılı sanat eleştirmeni tarafından, birbirine benzeyen süper sığ tariflerle ve çarpıcı başlıklarla değerlendirildi. Aynı zamanda, gerçekten araştırmacı altı eleştirmen ise derinliği ve anlamı ortaya çıkarmak için baktı.”
Anadol’un bahsettiği (beğendiği) yazılarından biri Sebastian Smee’nin Washington Post’taki yazdığı eleştiri. Smee, Anadol’un yaratım sürecini titizlikle araştırmış ve yazısında da aktarıyor. Ayrıca Anadol’un işleriyle sanat tarihindeki önemli dönemeçler ve sanatçılar arasında bağ kuruyor.
Sebastian Smee: İzlemek lazım
Smee yazısında yapay zekanın geleneksel sanatçılara bir tehdit oluşturmadığını, tersine sanallığın yükseldiği dünyada, fiziksel sanatın yükselişe geçtiğini vurguluyor. Yapay zeka ile yaratılan sanatın bir tarihçesi olduğuna ve bu tip çalışmaların herkeste merak uyandırması gerektiğine vurgu yapıyor.
Sergiye ilişkin Smee’nin de eleştirdiği yönler var. Smee, görüntülerin değişim hızı ve çarpıcılığının insanı yutan bir keyfiyet hissi yarattığını belirtiyor ve ses düzenini, izleyeni manipüle etmeye yönelik ‘kitch‘ bir tercih olarak değerlendiriyor.
Tweetin altındaki yorumlarda Anadol, sanatta ‘bekçiler’in değişimle baş edemediklerini ve onların sığ perspektiflerini değiştirmenin güç olduğunu vurguluyor. Anadol’un yorum yapanlara titizlik ve nezaketle yaptığı geri dönüşler, sanatçıyla etkileşim açısından bambaşka bir çağda olduğumuzun altını çiziyor.
Şurası kesin: Anadol’un eserleri yüzyıllardır süregelen ‘sanat nedir’ sorusuna yeni cevaplar üretiyor. Eleştirmen Saltz’a göre yapay zeka kullanan sanat kendisine yeni bir lügat, özel bir vizyon, uzama, forma, renge özgün bir bakış geliştirmeli ve bunları Anadol’un işlerinde göremiyor. Smee ise bizi merak etmeye ve takip etmeye davet ediyor.