İmamoğlu İstanbul’a kayyum atanması ihtimaline pek olasılık vermiyor, ama Ahmak Davası ve terör soruşturması derken siyasi yasak vs nedeniyle görevden alınması halinde bir söz veriyor: “Devlet aklı selimini yitirmişse ben vatandaş Ekrem İmamoğlu olarak, hiçbir sıfata gerek olmadan tüm Türkiye’ye bu ayak oyunlarını, yargının nasıl köleleştirildiğini mahalle mahalle cadde cadde sokak sokak gezerek anlatacağım.”
Neden böyle yapacağını ise “Ben ılık su demokratı değilim” diyerek açıklıyor : “Türkiye vesayetleri tarihe gömdü, bu ülkede sandıktan çıkan başka iradeler başka vesayetler altında kalmasın diye bunu yaparım.”
Toplantıyı izlerken aklımda sürekli aynı soru var: “Bu şehre kayyum atanır mı sahiden? Bu kadar ileri gidilebilir mi?”
Her seferinde “Yok, o kadar olmaz herhalde” diyemediğimi fark ediyorum.
Nihal Bengisu Karaca’nın yazısı