Tartışma olarak kalsa iyi, ancak gelişmeler gösteriyor ki hayata geçme ihtimallerini dikkate alarak hazırlık yapmalı, strateji belirlemeliyiz.
İlk yapmamız gereken de şu “ikiyüzlü” suçlamasından vazgeçmek olmalı.
Zira anlamamız gereken şey, günümüz dünyasında diplomasinin ve devletler arası iyi ilişkilerin ikiyüzlülük ve sahte nezaket sayesinde ayakta durduğudur. O sahte nezaketi by-pass etmeye giriştiğiniz, diplomatik tebessüm tabakasını kaldırmaya niyetlendiğiniz her noktada karşınıza başka Geert Wilders’ler çıkacak, her “gerçek yüzünü göster” meydan okuması kendisini “demokrat, liberal” zanneden Avrupalıyı ırkçı genlerine biraz daha yaklaştıracaktır.
Esad Suriye’sinin ihraç ettiği problemler, göç ve IŞİD sayesinde artan İslamofobik zemin, ayranı kabaranlara elverişli bir alan sunuyor. Geert Wilders gibilerinin aştığı her eşik, Avrupa’yı aşırı sağı dengeleme mazeretiyle sağcılaştıracak. Bu da ardı ardına berbat tercihler yapmak demek.
Nihal Bengisu Karaca’nın yazısı