Merkez Bankası, Perşembe gecesi alıp, ardından vazgeçtiği dar gelirli için geçiminin kurtarıcısı olan kredi kartı ile orta ve küçük işletmelere yönelik ticari kartlarına dönük kararları, var olan endişeyi, toplumsal kaygıya dönüştürdü.
Kararın seçim sonrası işleme konulmayacağına yönelik bir tek açıklama da gelmedi.
Dolayısıyla ekonomi ve Hüda-Par’a yönelik rakipten gelen salvolar aşılması gereken mesele olarak önünde duruyor.
AK Parti açısından diğer dezavantajlar ise seçmeninin hemen kazandık havasına girip rehavete kapılması…
AK Parti’nin seçim sürecinde aktif olan yöneticilerinden biri ile dün sohbet ederken gördüm ki, onlar da katılımın düşmesine bunun etki yapmasından endişe duyuyor.
“Katılım konusunda endişeliyim, ancak Sayın Bahçeli’ye bu konuda çok güveniyorum…” cümlesi de bunu yansıtıyor.
(…)
Bir diğeri de seçimden %7 oy düşmesiyle %35 ile çıkan AK Parti’nin kabineyi tek başına kuracak olması; hükümetinde ittifak ortaklarından bakan bulunmaması.
Oysa rakibi, ittifakı ortaklarına da bakanlık veriyor; bu durumun ittifak içindeki partilerin sandığa gitme motivasyonunu nasıl etkileyeceğini 28 Mayıs’ta göreceğiz.