Merkez Bankası (MB), bazı banka genel müdürleriyle ayrı ayrı yürüttüğü görüşmelerde, son dönemde sektörden eleştiri alan politikalara kararlı şekilde devam edeceği mesajını verdi.
Yaklaşık bir sene önce başlatılan yeni modelde cari dengenin sağlanmasıyla enflasyonun düşeceğine inanılıyor. Modelde ayrıca, değersizleşen TL’nin ihracatı destekleyeceği, düşük faiz ortamının da yatırımları yukarı taşıyarak istihdamı artıracağı savunuluyor. Aradan geçen bir seneye karşın enflasyon ve TL’deki değer kaybı rekor seviyelerde. İktidarsa politikasında ısrarcı.
Bu uğurda faizleri sürekli düşüren Merkez Bankası (MB), aynı dönemde uyguladığı ‘liralaşma stratejisi’ kapsamında bankalar için uyguladığı Türk Lirası cinsinden menkul kıymet tesisi oranını yükseltmişti. Ayrıca, TL mevduatın yüzde 50’nin altında kalması halinde bankalara ek yükümlülükler getirecek adımlar da atılmıştı.
Bu uygulamadan rahatsızlıklarını belirten banka genel müdürleriyse, daha önceki bir toplantıda MB Başkanı Şahap Kavcıoğlu’nu Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’ye şikayet etmişti.
En son duruma açıktan tepki gösteren İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, Merkez Bankası’nın getirdiği düzenlemeler nedeniyle bankacılık sektörünün ‘yeni ekonomi modeli’nin desteklediği sektörleri bile destekleyemeyecek hale geldiğini söylemişti.
Dün Nebati, bankaların ve iş dünyasının şikayetlerini görmezden gelerek ‘ihtiyatlı teşvik politikalarına’ devam edeceklerini söyledi.
MB baskıyı arttırdı
Diğer yandan MB de ‘baskıyı’ arttırdı. Reuters’a bilgi veren iki bankacılık kaynağı, aralarında İş Bankası’nın da olduğu bazı bankaların üst yönetiminin, iki gündür ayrı ayrı MB ile görüştüğünü söyledi.
Toplantılara bankalardan genel müdür ve genel müdür yardımcıları katılıyor.
Bir bankacılık kaynağı görüşmelerde son dönemde tartışma konusu olan regülasyonlarla ilgili karşılıklı görüşlerinin paylaşıldığı bilgisini verirken, bir diğer kaynak da bu politikalara ilişkin, “MB kararlı şekilde devam edeceği mesajını veriyor” dedi.
İkinci kaynak da MB’nin ‘kaynakların sürdürülebilir ekonomik faaliyetin ihtiyaç duyduğu alanlara yönelmesi yönünde oluşan politikalara devam edilecek’ ve ‘yatırım, istihdam, katma değerli üretim ve ihracatı artırıcı selektif kredi anlayışı kuvvetlendirilerek devam edecek’ mesajını verdiğini söyledi.