ZEYNEP GÜVEN ÜNLÜ
zeynep.guvenunlu@gmail.com
@zeynepguvenunlu
Birincisini 1999 yılında izlediğimiz Matrix filmleri, yalnızca hikaye ve felsefeleriyle değil kostümleriyle de konuşulmuştu. Serinin, bugün gösterime giren dördüncü filmi Matrix Resurrections’da en az kahramanlar kadar güçlü tasarımlar görmeye devam edeceğiz. Dünyanın en büyük dijital moda mağazası Dressx zamanın ve Matrix’in ruhuna uygun olarak, yalnızca sanal dünyada giyilebilen dijital bir koleksiyon hazırladı bile. 2021’in en büyük moda trendi ‘dijital moda’ya biraz daha yakından bakalım, aksi halde metaverse’de çıplak kalmak da var!

Aplikasyonu indir. Boydan bir fotoğrafını çek. Elbiseni, aksesuarını seç. Ödemeyi yap. Alışverişin birkaç gün içinde e-posta adresine gelsin. Yünden, ipekten ya da pamuktan değil, piksellerden yapılmış bir dijital moda tasarım parçası satın aldın. Tebrikler!

Her ne satın aldıysan, elinle dokunamayacaksın, bedeninde hissetmeyeceksin. Yalnızca dijital dünyalarda kullanmak üzere dijital bir giysi aldın. Ama dikkat -burası çok önemli- parayı gerçekten ödedin. Hem de üç beş kuruş değil, bugünkü dolar kurundan hesaplarsak, 350 ile 500 lira arasında bir para verdin.
Bu ne saçmalık diyorsun, inan ki ben de senden farklı hissetmiyorum. Ama okuyorum, izliyorum, görüyorum: Moda tasarımının geleceğini belirleyecek bir mega trendle karşı karşıyayız. Giysilerimizi ‘öteki dünyaya’ yani ‘metaverse’e taşıyamayacağımıza göre, orası için yeni giysiler alacağız. Yeni ve elbette dijital giysiler.

Linkedin profilinde kendini dünyanın en büyük dijital moda mağazası olarak tanıtan DressX, 2020 yılında Los Angeles Kaliforniya’da kuruldu. Newsweek dergisi, kurucular Daria Shapovalova ve Natalia Modenova’yı, dünyayı teknoloji ile değiştiren 50 isim arasına aldı. Farklı marka ve tasarımcılarla işbirliği yaparak koleksiyon üretip satan Ukraynalı bu iki genç kadının, kendilerine bir de misyon biçmişler: Sürdürelebilir bir dünya için daha az alışveriş değil, ‘dijital’ alışveriş yapın, diyorlar.
DressX dijital moda dünyasındaki tek oyuncu değil. Dünyanın farklı coğrafyalarından kurulan ve yalnızca dijital moda tasarımı yapanlar olduğu gibi bazı tasarımları fiziksel olarak üreten hibrit koleksiyon çıkaran markalar da var.
Trendlerin dışında kalmak istemeyen büyük isimler, mesela İspanyol yüksek moda markası Balenciaga birkaç ay önce Fortnite için bir koleksiyon tasarladı. Bir şapkaya 4,300, bir jean cekete 13 bin lira vermeye razı olanlar, oyuna Balenciaga tasarımlarıyla katıldı. Gucci Dionysus modeli çantasının dijital tasarımını oyun platformu Roblox’a 44 bin liraya sattı.
Biliyorum, bütün bunlar sana saçma geliyor. Kulağa heyecan verici gelse de, inan benim kafama da yatmıyor. Fiyatların uçukluğundan bahsetmiyorum, bedava bile verseler, ne yapacağım ben dijital çantayı diyorum. Ama sonra 12 yaşında Fornite oynayan çocukları görüyorum. ‘Skin’ (Fornite dünyasında kostümlere ‘deri’ deniyor) için anne babalarının kafasını ütüleyen, onları ikna edemezse para biriktirip 200 lirasına gözünü kırpmadan kıyan çocuklar bunlar. Sanal ile gerçeğin keskin çizgilerle ayrılmadığı bir dünyada yaşıyorlar. Nasıl sinemaya giderken iyi görünmek istiyorlarsa, avatarlarının da yakışıklı olmasını arzu ediyorlar. Bana sorarsan, gayet haklı bir istek bu.

Neo gerçek dünyada saçı başı dağınık paspal bir oğlan, ama Matrix’te pelerinli kostümüyle uçuyor, dünya dijitlerin aktığı gözlüklerin arkasından bakıyor. Bizde ise tam tersi söz konusu. Fiziksel dünyada giyim kuşamımıza özen gösteriyoruz ama metaverse’te bir toplantıya filan çağırılsak, mazallah çıplak gitmek zorunda kalacak kadar hazırlıksızız. Matrix Resurrections’ın vizyona girerken, ileride çok daha fazla konuşacağımız dijital moda üzerine düşünmek fena bir fikir değil, ne dersin?




