Yurtiçi ÜFE artış oranının yıllıklandırılmış bazda yüzde 46’ya gelmesine neden şaşırıyoruz ki?
2005’ten bu yana, enflasyon hedeflemesi modeli aşkına, TL’nin uzunca bir dönem aşırı değerlenmesine izin verip, sektörlerimizi bu kadar ithal hammadde, ara mamul, malzeme ve teçhizata bağımlı hale getirdiğimizde, döviz kurlarındaki artışın enflasyona dönüşü de bu şekilde oluyor. O halde, maliyet enflasyonuyla mücadelede en önemli öncelik, döviz kurlarının istikrara kavuşturulmasıdır.
Faiz giderleri mi, döviz kurlarının sebep olduğu maliyet artışı mı dediğimizde, döviz kurlarındaki artışın enflasyonla mücadeleye daha fazla zarar verdiği aşikâr. Maliyet enflasyonuyla mücadelede, Hazine ve Maliye Bakanlığımızın maliye politikası, Ticaret ve Tarım Bakanlığımızın ise direkt kontrol politikaları ve yoğun saha denetimleriyle ancak maliyet enflasyonunu yenebiliriz.